1. 1.
    0
    bu aykut dediğim huur çocuğu yüzünden çok sinirlendim. ben iyi melektim, o kötü melek. ben sağ omzundan gibtir et birsen'i diyordum o yavşak huur çocuğu da olm hakan bu karının sende gözü var diyordu. bir gün aykut'u çektim kenara ve dedim ki; bir aile yıkılabilir, lara ile birsen bir daha görüşemeyebilir bu çocuk acı çekebilir yapma amk gaz verme şuna.. huur çocuğu gibilcek am donda durmaz kanka rahat ol diyo. olm dedim çocuğun parası var, bebek gibi suratı var yakışıklı, fiziği var neden gidip evli kadınla beraber olsun istese modellerle takılır yapma toparlayamazsın sonra dedim.

    ama dinlemedi aykut olacak huur çocuğu...

    ben evin işleriyle ilgilenirken bu hakan denilen mal aykut'un da gazıyla birsen'e buluşma teklif etmiş. birsen hayırdır demiş bu da hiç öylesine görüşelim hiç arkadaşım yok demiş. birsen ancak yarın müsait olabilirim demiş. buluşacakları gün ben aradım hakan'ı. sakın yanlış bir şey yapma dedim. gitmişler buluşmuşlar normal arkadaş gibi takılıp gelmişler. akşam hakan eve dönerken ben de aykut'un işini bitirdim. onun en yakın arkadaşına olanları anlattım. kesmedi aykut'un deli gibi sevdiği sevgilisine de anlattım. aykut'u refüze etmiştim. yaptığı muallaklikleri anlatmıştım. artık gib gibi atlayamazdı her şeye.

    hakan geldiği zaman daha aşık gelmişti. hiç olmazsa lara gelene dek kontrol altında tutabilirdim belki. ama tutmak ne mümkün. ne güzel bir gündü bugün birsen, güneş başka yerden mi doğdu diye bir mesaj atmış. insan kro olunca oluyor işte engelleyemiyorsun. mesajlaşmalar masumiyetten çıktı ertesi gün bir daha buluştular.

    kadın temkinli duruyordu ama hakan sonunda aşkını itiraf etti. birsen duyunca tepki vermemiş ne evet ne de hayır... gülmüş sadece. hakan bunları söyleyince ah amk şenlik var birkaç güne diye geçirdim içimden.

    bunu takip eden 1 hafta çifte kumrular her yere gidiyorlar, her şeyi yapıyorlar. ama kadın kendisini gibtirecek kadar aldatamıyor. sadece aşk, gez-toz falan. iyi vakit geçiriyorlar. bir gün hakan'ı etiler'deki evlerinde beklerken, telefon açtı kanka bu akşam vuruş var dedi. he dedim kapadım. akşam eve birsen'le geldi. odasına geçtiler. bir daha da çıkmadılar o gece. sadece geceyarısı 3 gibi birsen'in çarşafa dolanmış şekilde tualete gittiğini gördüm.

    artık sevişiyorlardı da. birsen tam randımanlı boynuzu takmıştı kocası oğuz'a. hakan da hayatını ateşe atıyordu... 2 gün sonra oğuz seyahatten geldi. lara ile konuştuk o da kocasıyla beraber 2 gün sonra gelecekti. hakan'a birsen'i unutturmak için zütümü yırttım. derken o 2 günlük arada aykut huur çocuğu tekrar piyasaya çıkmıştı. deli oldum muallakye. bi akşam geldi kanka içelim, revü'ye gidelim silivri tarafına falan dedi. olm sein sevgili yok mu gitsene lan yanına ne işi var burada amk kodumun oğlu dedim. kaçınılmaz son birbirimize girdik, hakan bizi ayırmaya çalışırken bir tane vazo gibi bir şeyle aykut'un kafaya vurdum. yarıldı. hastanede dikiş attılar. beni polise şikayet edeceğini söyledi. ben de elimde koz olduğunu zütü yiyosa şikayet etmesini söyledim ama yemedi tabi. çıktığı kızın babasıyla kendi babası ortaktı. biliyorlardı ilişkiyi. biraz zor aldatırdı aykut önce babası giberdi onu.

    birsen'in kocası gelince hiç görüşmediler. arada ben aykut'un kafayı yardım, 2 gün sonra da lara geldi kocasıyla. iyi ki de geldi. zira benim askere gitmeme 1.5 ay kalmıştı ve daha tatile bile gidememiştim.

    lara'nın kocası buradaki arkadaşlarıyla görüşmeye gitmişti. hakan, ben ve lara evde otururken bir ara hakan kalktı, lara sana bir şey söyleyeceğim dedim. tam o arada kapı çaldı. birsen girdi içeri. ağlıyordu, hakan'a sarıldı. beni hiç bırakma dedi. içeri odasına geçtiler...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster