1. 1426.
    0
    Gitti babası edanın. Bu beni aradı, akşam bize gelsene. Sana yemek yapayım dedi. Tabi kabul ettim hemen. ilk defa evine gidecektim. Çok merak ediyordum evini, odasını. Resimlerin görmüştüm tabi ama yine de çok heyecanlanmıştım. Önce gittim bi avm’ye bi hediye aldım ev eşyası. Sanki yeni eve taşınmışlar gibi a*k (: bir de çiçek yaptırdım. Evlerine doğru gidiyorum. Yolda bi tanıdık görecek diye baya tırsmıştım. Bizimkilere arkadaşa gidiyorum dedim ama yine de elimde çiçek ve hediye, sanki kız istemeye gidiyormuş gibi bi halde görünmek istemiyordum kimseye.

    Gören olmadı allahtan ve çaldım zili. açtı kapıyı eda tüm güler yüzüyle girdim içeri. ilk defa evindeydim. Önce oturduk, öpüştük falan işte biraz. Sonra hadi yemeğe geçelim dedi. Bana yaptığı ilk yemekti. Bi çorba getirdi önce. gındıra mı ne deniyormuş daha önce hiç duymadım adını. allahım bu nasıl bir çorba. Öyle böyle ekşi değil. iğrenç resmen. Bu soruyor tabi nasıl aşkım beğendinmi. Kızın evine gitmişiz, özenmiş bezenmiş yemek yapmış. B*k gibi de olsa yiyecez mecbur. Çok güzel olmuş eline sağlık deyip bi an önce bitirdim çorbayı. Sonra tavuk pilav falan koydu işte. Onların tadı yerindeydi ama. Sonuçta kız babasına bakıyor. illa ki güzel yemek yapıyordur yani. Yemeklerimizi yedik, bunun odasına geçtik. Bilgisayarını açtı, müzik falan dinliyoruz. Ben bunun odasını karıştırıyom işte, şu ne bu ne falan. Kız bi ara odadan çıktı ve elinde votka geldi bu. Ben fazla içen birisi değildim. Öyle ortam olunca bira içerdim bi tek işte. içmeyelim falan dedim. Sarhoş olup yanlış şeyler yapmayalım dedim. Bu nasıl alındı ama. Suratı düştü bi anda. iyi getir dedim. Bu redbull falan döktü işte, karıştırdı koydu önüme, içiyoruz. B*k gibi bi kokusu vardı ama eda için tak yemeye razıydım . Bu bilgisayardan müzik açıyo falan, biraz içiyoruz sonra dans ediyoruz.

    Ben daha fazla dayanamadım. içki de cesaret verdi zaten, yapıştım bunun dudaklarına dans ederken. 1 dakka nefes almadık sanki aralıksız öptüm. Bıraktığımda ikimizinde nefes alma ritmimiz bozulmuştu adeta. Ne yapıyorsun dedi gülerek. Çok seviyorum kızım seni dedim. Çoook. Bu oturdu yatağına sonra ben tabi. Bunu iterek yatağa uzandırdım ve başladık öpşmeye. ilk başlarda temkinli olduğu her halinden belliydi ama sonra o da rahatladı.
    Ertesi gün tekrar evine çağırdı beni. Gittim yine. Bu başladı konuşmaya. Beni gerçekten seviyorsun de mi falan. Kız bana güvenmek istiyordu belli. Ona onu ne kadar çok sevdiğimden bahsettim. Dün yaptığım hayvanlıktan dolayı çok pişman olduğumu söyledim. Bu yine güldü, ben öyle deyince. iyice yaklaştı bana. Ben sana güveniyorum dedi, seninle bir ömür paylaşmak istiyorum ben. Seninle hiçbir şeyden pişmanlık duymam ben dedi. Yine başladık öpüşmeye. Bu sefer o benden daha istekliydi. Senin olmak istiyorum dedi bana. Ne yapacağımı şaşırdım. Korkuyordum bi kere. Ama çokta seviyordum. Kafaya koymuştum bi kere, ondan başka biri olamazdı artık hayatımda. Eminmisin eda dedim. Pişman olma sonra dedim. Sürekli ben sana güveniyorum diyordu. Bende çok istiyordum zaten. Önce evden çıktım bi eczaneye gidip geldim. O gün ilk defa birlikte olduk edayla. Daha önce bi kaç kez cinsel ilişkiye girmiştim ama bu farklıydı. ilk defa sevdiğim bir kızla, ve beni seven birisi ile birlikte olmuştum. Bana kocacım demişti. Çok hoşuma gitmişti ama ilk defa işin ciddiyetini algılamıştım bu sözden sonra.

    Artık ilişkimiz yeni bir boyut kazanmıştı. işin içine ilişki girince ister istemez daha bir bağlanıyor insan birbirine. neyse efendim, öss sonuçları açıklandı, bu kazandı ben kazanamadım haliyle. O da çok üzülmüştü ama ben ilk defa bu kadar pişmandım çalışmadığıma. seneye hazırlanacaktım tekrar kafaya koymuştum ama artık benden bir yıl üstteydi eda.o üniversiteliydi artık ve böyle düşünmek beni huzursuz ediyordu. ankarada bi üniversite kazanmıştı. Hem ben istememiştim zaten başka şehri yazmasını hem de babası istememişti ki bu daha önemliydi tabi onun için. Babası zaten kızından başka kimsesi olmayan biriydi.

    Benim kafa dank etmişti artık. Ne yapıp edip kazanacaktım üniversiteyi. Okullar açıldı. Ben dershaneye eda okula. Hiçbir zaman değişmedi eda. Ne bana karşı değişti ne de kendisinde en ufak bir kendini beğenmişlik vardı. Benim ailem onu, onun babası ve annesi de beni biliyordu artık. Sık sık bize gelir, bana ders çalıştırırdı. Bizimkilerde çok seviyordu onu çünkü beni adam etmişti resmen. Sürekli ders çalışıyordum. Derslerim daima kötüydü ve hiçbir temel olmadığı için baya zorlanıyordum. Artık edayla olan muhabbetlerimiz tamamiyle derslerle alakalı olmuştu. O da anlıyordu tabi, onun üniversiteli olup benim olamamamı hazmedemediğimi ama yine de benden daha çok istiyordu üniversite okuyabilmemi. kız vize-final haftalarında bile bana ders çalıştırmaya gelirdi sık sık.

    Bunun üniversiteden arkadaşları ile de tanışmıştım tabi. erkeklerle arkadaşlık yapmasına kızıyordum ama yine de iyi arkadaşları vardı gerçekten ve ilk başlardaki huzursuzluğum yoktu. Ne zaman boş vaktim olsa, edanın okuluna giderdim. güvenlikle bile ahbap olmuştum artık ve okula girmem de rahat oluyordu baya. Herkes biliyordu edanın sevgilisi olduğumu ve işin aslı da, zaten bunun için boş bırakmıyordum okulunda edayı açıkçası

    günler geldi geçti, birbirimize olan sevgimiz hiç değişmeden, onun desteği ve morali ile girdim bir kez daha sınava. Puanlar açıklandı ve orta halli bi puan almıştım. Ankarada devlet üniversitesi tutmuyordu ve ben özel yazmak istemiyordum. durumumuz iyi sayılır ama şimdi anlatsam baya uzun sürecek bir takım sebeplerden dolayı paralı bir okulda okumak istemiyordum. eda baya üzülmüştü bu duruma ama biliyor beni. kafaya koymuşum bi defa. Düşündük nere yazalım nere yazalım. Eskişehir ve Kırıkkale yakın diye onlarda karar kıldık. Son gün tercihlerde ne olduysa, dershanedeki hocam, bursalıdır kendisi, bursayı övdü övdü, bak belki gelir, yaz diye diye yazdırdı bursayı. Edanın haberi bile yok. diyemedimde zaten. Sonradan bi pişmanlık aldı beni ama iş işten geçti. Artık bursa gelmesin diye dua etmekten başka yapacak bi şey yoktu.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster