üniversite okuyanların alayı da namussuz lan

belirli kelimeler bazı toplumlarda istenmeyen hatta insanlık dışı uygulamaların hayata geçirildiği dönemlerde belirli bir kavramı karşılamak için kullanılmıştır ve bu deneyimler dolayısıyla olumsuz çağrışımlara sahip hale gelmiştir. bunun sonucunda aslında nötr olan kelime olumsuz bir kelime olarak algılanmaya başlanmıştır, yani kelime "kirlenmiştir". dolayısıyla ülkelerinde benzer olaylar yaşamış hükümetler, belirli gruplarda hassasiyet yaratan bu kelimeleri ırkçı ya da cinsiyetçi olarak niteleyip, hakaret statüsüne sokmuş, kişilere karşı kullanılmasına ceza uygulamaya başlamıştır. en bilinen örneği amerika'da zenci (nigger) kelimesinin hakaret kabul edilmesidir. halbuki kelimenin özüne baktığında ispanyolca negro, yani "siyah" kelimesinden türediğini görürsün. peki nigger'ın yasaklanmasından sonra kullanılmaya başlanan kelime nedir? black. hadi bakalım. amerika'daki ırkçılık nigger kelimesinin yasaklanmasından sonra da uzun bir süre sürmüş, bu arada "black" kelimesi de kirlenmiştir. bu sefer black yerine "afro-amerikan" demeye başlamışlardır. benzer meseleyi memo tembelçizer yazmıştı utanmadan iddia ediyorum'da, orada da tuvalet yerine kullanılan kelimelerin geçirdiği değişimden bahsetmişti. *** tuvalet gibi her saniye içine sıçılan bir şeyin bu değişimi periyodik olarak geçireceğini öngörebilirsin. ya da kadınlar için kullanılan avrat, karı, kadın, hanımefendi, bayan kelimeleri, kadınların cinsiyetleri sebebiyle aşağı görüldüğü dönemler ve uygulamalar sonucunda bu değişimleri geçirmiştir. bugün "bayan" kelimesinin hoş görülmemesi aslında "kadın" kelimesi yeterince kirletilmemişken* mr. ve mrs. nin karşılığı olarak "bay" kelimesiyle birlikte türkçe'ye zorla sokulmuş bir kelime olmasından ileri gelir. gördüğünüz gibi yasaklanan ya da hor görülen kelimelerin özünde hiç bir kötülük yok ama toplumların deneyimleri o kelimeleri kötü hale getirmiş. şimdi hadi amerika gibi bu meseleden canı yanmış ülkelerde böyle bir hassasiyet almış başını gidiyo da, sen tamamen farklı bir dile ve farklı toplumsal geçmişe sahip bir ülkenin vatandaşı olarak hangi akla hizmet "zenci" duyduğun yerde ırkçılık yaygarası koparıyosun? bu ülkede hangi zenciye ırkçı bi muamele yapılmış? tam aksine zenciler bu ülkede daha çok sevilir hem futbol taraftarları hem de kadınlar tarafından* ki bunlar genelde birbirinden bağımsız gruplardır.

izninizle bide kuntel'in tanımını yapayım. arattım sözlükte bulamadım, belki de yaygın kullanımı olmayan ama benim çevremde az çok yaygın olan bi kelime. entel olmayı çeşitli konulardaki kuramları kaynaklarından öğrenmek ve üzerinde kafa yormak değil de, entel olduğu tescillenmiş kişilerin söylemlerini ve davranış biçimlerini, hatta çoğu zaman top sakallarını direk çalmak, taklit etmek zanneden entel bozmalarıdır.

işte her ortamda politik açıdan doğru olmaya çalışma çabasını en çok bu kuntellerde görürsünüz. adam sebebini bilmez ama zenciye zenci, bayana bayan, yeri geldiğinde karıya karı** denmesine karşı çıkar. aynı kunteller yanlarına benim anatomik feminist dediğim radikal feministleri de alarak kadın ve erkeklerin farklı temel motivasyonlarından ve bu motivasyonların onlarda yarattığı farklı düşünme ve muhakeme süreçlerinden habersiz olarak kadın - erkek eşittir demeye çalışımemleketin vebasıdır.

politik açıdan doğruluk, gavurların* politically correct dedikleri mesele; bir şeyden bahsederken belirli kültürlerde ırkçılık, cinsiyetçilik, din ayrımcılığı gibi yaklaşımlarla özdeşleşmiş ve aşağılama vurgusu edinmiş olan kelimeleri ya da söz öbeklerini kullanmaktan kaçınmak diye tanımlanabilir.

belirli kelimeler bazı toplumlarda istenmeyen hatta insanlık dışı uygulamaların hayata geçirildiği dönemlerde belirli bir kavramı karşılamak için kullanılmıştır ve bu deneyimler dolayısıyla olumsuz çağrışımlara sahip hale gelmiştir. bunun sonucunda aslında nötr olan kelime olumsuz bir kelime olarak algılanmaya başlanmıştır, yani kelime "kirlenmiştir". dolayısıyla ülkelerinde benzer olaylar yaşamış hükümetler, belirli gruplarda hassasiyet yaratan bu kelimeleri ırkçı ya da cinsiyetçi olarak niteleyip, hakaret statüsüne sokmuş, kişilere karşı kullanılmasına ceza uygulamaya başlamıştır. en bilinen örneği amerika'da zenci (nigger) kelimesinin hakaret kabul edilmesidir. halbuki kelimenin özüne baktığında ispanyolca negro, yani "siyah" kelimesinden türediğini görürsün. peki nigger'ın yasaklanmasından sonra kullanılmaya başlanan kelime nedir? black. hadi bakalım. amerika'daki ırkçılık nigger kelimesinin yasaklanmasından sonra da uzun bir süre sürmüş, bu arada "black" kelimesi de kirlenmiştir. bu sefer black yerine "afro-amerikan" demeye başlamışlardır. benzer meseleyi memo tembelçizer yazmıştı utanmadan iddia ediyorum'da, orada da tuvalet yerine kullanılan kelimelerin geçirdiği değişimden bahsetmişti. *** tuvalet gibi her saniye içine sıçılan bir şeyin bu değişimi periyodik olarak geçireceğini öngörebilirsin. ya da kadınlar için kullanılan avrat, karı, kadın, hanımefendi, bayan kelimeleri, kadınların cinsiyetleri sebebiyle aşağı görüldüğü dönemler ve uygulamalar sonucunda bu değişimleri geçirmiştir. bugün "bayan" kelimesinin hoş görülmemesi aslında "kadın" kelimesi yeterince kirletilmemişken* mr. ve mrs. nin karşılığı olarak "bay" kelimesiyle birlikte türkçe'ye zorla sokulmuş bir kelime olmasından ileri gelir. gördüğünüz gibi yasaklanan ya da hor görülen kelimelerin özünde hiç bir kötülük yok ama toplumların deneyimleri o kelimeleri kötü hale getirmiş. şimdi hadi amerika gibi bu meseleden canı yanmış ülkelerde böyle bir hassasiyet almış başını gidiyo da, sen tamamen farklı bir dile ve farklı toplumsal geçmişe sahip bir ülkenin vatandaşı olarak hangi akla hizmet "zenci" duyduğun yerde ırkçılık yaygarası koparıyosun? bu ülkede hangi zenciye ırkçı bi muamele yapılmış? tam aksine zenciler bu ülkede daha çok sevilir hem futbol taraftarları hem de kadınlar tarafından* ki bunlar genelde birbirinden bağımsız gruplardır.

işte her ortamda politik açıdan doğru olmaya çalışma çabasını en çok bu kuntellerde görürsünüz. adam sebebini bilmez ama zenciye zenci, bayana bayan, yeri geldiğinde karıya karı** denmesine karşı çıkar. aynı kunteller yanlarına benim anatomik feminist dediğim radikal feministleri de alarak kadın ve erkeklerin farklı temel motivasyonlarından ve bu motivasyonların onlarda yarattığı farklı düşünme ve muhakeme süreçlerinden habersiz olarak kadın - erkek eşittir demeye çalışırken bunun hukuki bir eşitlik meselesi olduğunu unutup kadın erkek eşitliğini "kadın erkek aynılığı" olarak anlarlar ve anlatırlar. tek temennim yan yana durdukları radikal feministlerle üremeye girmemeleridir. rken bunun hukuki bir eşitlik meselesi olduğunu unutup kadın erkek eşitliğini "kadın erkek aynılığı" olarak anlarlar ve anlatırlar. tek temennim yan yana durdukları radikal feministlerle üremeye girmemeleridir.