1. 101.
    0
    D
    DALAN : Biçim - ince, zarif
    DEMiR : Kolay işlenen dayanıklı bir maden
    DEMiRALP : Demir gibi güçlü, yiğit
    DEMiRCAN : Özü demir gibi sağlam
    DEMiREL : Demir gibi güçlü eli olan
    DEMiRHAN : Demir gibi güçlü hükümdar
    DEMiRKAN : Güçlü soydan gelen
    DENiZ : Deniz, su kütlesi, derya
    DENKTAŞ : Akran, aynı yaşta
    DERViŞ : Tarikata girmiş - Hoşgörülü, alçakgönüllü
    DERYA : Deniz - Engin bilgili - Çok
    DEVRAN : Felek, kader
    DEVRiM : Olumlu yönde değişiklik yaratan hareket
    DiNÇ : Güçlü, sağlıklı
    DiNÇER : Güçlü, sağlıklı
    DOĞA : Tabiat
    DOĞAN : Yırtıcı bir kuş
    DOĞU : Güneşin doğduğu yön
    DOĞUHAN : Doğunun hükümdarı
    DOĞUKAN : Doğulu, doğu soyundan
    DOĞUŞ : Yaradılış
    DORUK : En yüksek yer, zirve - Üstün başarı
    DURAN : Varlığını sürdüren-Dağ yolu-Dingin, sakin
    DURUKAN : Kanı saf, berrak.
    DÜNDAR : Artçı asker, birliği koruyan asker

    E
    ECEViT : Çevik, çalışkan,açık fikirli- Yaramaz, sinirli
    EFE : Batı Anadolu'da köy yiğidi, zeybek.
    EFGAN : Ağlayıp inleme - feryat
    EGE : Bir çocuğu koruyan,ona bakan - Büyük ulu
    EGEHAN : Engin denizlerin hükümdarı.
    EGEMEN : Hakim , hüküm süren
    ENES : Secereli Arap atı.
    ENiS : Dost, arkadaş.
    EMiR : Bir kavmin başı -Peygamber soyundan - Kumandan
    EMiRHAN : Emirlerin başı, hükümdarı
    EMRAH : Bir halk ozanımız
    EMRE : Aşık, vurgun
    ENDER : Çok az, nadir bulunan
    ERTUĞ : Yiğit başlığı.
    ENGiN : Uçsuz bucaksız - Yüksekte olmayan yer
    ENGiNSU : Açık deniz
    ENVER : En nurlu, en parlak
    ERALP : Yiğit
    ERAY : ilk ay
    ERBERK : Şimşek gibi yiğit
    ERCAN : Canlı, sağlıklı
    ERCÜMENT : itibarlı, haysiyetli, değerli
    ERDAL : Tek erkek
    ERDEM : Namus, fazilet - Hüner - Ruhsal yetkinlik
    ERDEN : El değmemiş
    ERDiNÇ : Duru, güçlü erkek
    EREN : Yetişmiş - Cesur, yiğit - Ermiş kişi
    ERDOĞAN : Yiğit doğmuş
    ERGiN : Olmuş, yetişmiş - Reşit
    ERGUN : Oynak, hızlı giden at
    ERGÜN : Yumuşak huylu, uysal
    ERHAN : Adaletli hükümdar

    F
    FADIL : Fazietli, ahlaklı - Fazıl
    FAHiR : iftihar edilecek, övülecek
    FAHRETTiN : Diniyle övünen
    FAHRi : Şeref ve itibar için yapılan iş
    FAiK : Üstün, yüksek
    FARUK : Haklıyı haksızı ayırabilen - Keskin
    FATiH : Fetheden - Hüküm veren
    FAZIL : Faziletli, ahlaklı
    FERDi : Kişiye özgü
    FERHAT : Güçlükleri yenip bir yeri ele geçiren
    FERHAN : Sevinç, mutlu
    FERiD : Eşsiz, tek, benzeri olmayan
    FERiDUN : Eşsiz, tek
    FERiT : Avcı kuş
    FERRUH : Uğurlu - Kutsal
    FETHi : Fetih ile ilgili
    FEVZi : kurtuluşla, zaferle ilgili - galip üstün gelen
    FEYYAZ : Faydalı, verimli, bereketli
    FIRAT : Tatlı su - Türkiye'nin en uzun akarsuyu
    FiKRET : Düşünce - Akıl, anlayış
    FUAT : Kalp, gönül
    FURKAN : Doğruyu yanlıştan ayırma

    G

    GALiP : Üstün gelen, kazanan
    GAZANFER : Aslan - Yiğit, yürekli
    GEDiZ : Su birikintisi, gölcük - Ege'de bir akarsu
    GENCAL : Genç, taze
    GENCALP : Genç yiğit, kahraman
    GENCAY : Ayın bir haftalık hali, hilal
    GENCER : Genç yiğit
    GiRAY : Uygun, laik.
    GiRGiN : Kolay yakınlık kuran
    GÖKALP : Mavi gözlü yiğit - Göklerin yiğidi
    GÖKAY : Mavi ay
    GÖKBERK : Mavi gözlü, sert kişi
    GÖKCAN : Mavi gözlü dost, candan kişi
    GÖKÇE : Güzel, gösterişli - Yiğit, cesur - Mavi gözlü
    GÖKÇEN : Güzel, hoş
    GÖKHAN : Eski Türklerde gök tanrısı - Göklerin hakimi
    GÖKMEN : Sarışın, mavi gözlü
    GÖKSEL : Gökle ilgili
    GÖKTAN : Mavi şafak
    GÖKTUĞ : Mavi tuğ.
    GÜÇHAN : Çetin, güçlü han
    GÜÇLÜ : Kuvvetli, gücü yerinde - Önemli, etkili - Şiddetli
    GÜLTEKiN : Genç, nazik delikanlı
    GÜNALP : Güneş gibi yiğit
    GÜNEY : Dört yönden biri - Her zaman güneşli yer
    GÜNKUT : Günün uğuru
    GÜNTAN : Güneşin doğuşundan az önceki zaman
    GÜNTEKiN : Güneş gibi tek
    GÜRAL : Hakkını bol bol, çok al
    GÜRALP : Güçlü yiğit
    GÜRAY: Çok ışıklı, aydınlık.
    GÜRCAN : Güçlü, coşkulu can
    GÜRKAN : Gürbüz, kanı bol
    GÜROL : Hayat boyu herşeyin bol olsun
    GÜVEN : Kuşku duymadan bağlanma, inanma - Cesaret
    GÜVENÇ : Güven - Sevinçli - Dayanak, yardım

    H
    HAFIZ : Koruyan, saklayan - Kur'an ı ezberlemiş kişi
    HAKAN : Eski Türk ve Moğol hükümdarı
    HALDUN : Sonsuz, ebedi olan
    HALiT : Sonsuz, sürekli - Bir yıldan çok yaşayan
    HALiL : Yakın dost
    HALiM : Sessiz, sakin - Yumuşak huylu, yavaş
    HALiS : Katıksız - Saf, temiz, hilesiz - Yalnız
    HALUK : iyi huylu, geçimli
    HAMDi : Allah'ı övmek, şükretmek
    HAMi : Himaye eden, koruyan
    HAMiT : Övgüye değer
    HARUN : inat eden, huysuz
    HASAN : Güzellik, iyilik
    HASRET : Özlem
    HAZAR : Barış, güven
    HAZIM : Akıllı, işbilir
    HEPER : Her zaman yiğit.
    HINCAL : Öc al
    HiDAYET : Doğru yola girme - Müslüman olma
    HiKMET : Bilgelik - Özlü söz, vecize
    HiRAM : Yürüme, gezinme
    HULKi : Yaradılışla ilgili - iyi huylu, ahlaklı
    HULUSi : Saf, içi temiz - Samimi, içten
    HURŞiT : Güneş
    HÜRAY : Ay gibi özgür
    HÜREL : Özgür ülke.
    HÜRCAN : Özgür
    HÜRKAL : Özgür kal.
    HÜRKAN : Özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.
    HÜROL : Özgür ol.
    HÜSEYiN : Küçük sevgili
    HÜSNÜ : Çok güzel

    I
    ILDIR : 1.Parıltı. 2.Alaca karanlık.
    ILDIZ : Yıldız - Gündönümünden 10 gün öncesi
    ILGAR : Çabuk, hızlı - Hücüm, akın - Havanın açık olması - Öfke
    ILGAZ : 1.Dizginleri koyuverilmiş atın dört nala koşması.2.Atla ansızın yapılan doludizgin saldırı.
    IRA : Öz yapı, karakter, kişilik.
    IŞIKHAN : Işıklı han
    IŞINER : Işık saçan yiğit.


    i
    iBRAHiM : inananların babası - Peygamber
    iDRiS : Hoş kokulu bir kiraz türü - Bilimde ileri düzeyde olan - Peygamber
    iHSAN : iyilik - Bağış, bağışlama
    iLAYDIN : Aydınlık, mutlu, demokratik ülke.
    iLBAY : Bir yerin saygın kişisi sözü geçen.
    iLBEY : Vali
    iLCAN : Yurttaş, vatandaş.
    iLGiN : Gurbette yaşayan, garip.
    iLGÜ : Engel.
    iLHAMi : içe doğanlarla, esinle ilgili
    iLHAN : Hükümdar, imparator, Yönetici
    iLKAN : Bir Türk hükümdarı.
    iLKAY : Yeni ay, ayın ilk hali
    iLKCAN : ilk doğan erkek çocuklara verilen ad
    iLKE : Temel düşünce, prensip - Temel bilgi - Davranış kuralı
    iLKER : ilk doğan erkek çocuk
    iLKUT : Kutlu, mutlu ülke.
    iLTEKiN : Tek eşsiz ülke
    iLTER : Yurdunu seven, koruyan
    iNAL : Kendisine inanılan
    iNAN : Dizgin - Yönetme - iman
    iNANÇ : Bir düşünceye bağlılık - iman - Doğru, emin
    iRFAN : Bilme, anlama - Sezme, kavrama gücü
    iSHAK : Bilgin olarak tanınan bir peygamer
    iSLAM : islam diniden olan, müslüman
    iSKENDER : Bir Makedon kumandanı
    iSMAiL : ibrahim peygamberin oğlu
    iSMET : Masumluk, temizlik - Haramdan çekinme
    iŞÇAN : Çalışkan
    iZZET : Değer, kıymet - Kuvvet, kudret - Hürmet, saygı
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster