1. 1.
    0
    Romeo: Tüm göklerin en güzel yıldızlarından ikisi,
    yalvarıyorlar onun gözlerine işleri olduğundan:
    biz dönünceye dek siz parıldayın diye.
    gözleri gökte olsaydı, yıldızlar da onun yüzünde;
    utandırdı yıldızları yanaklarının parlaklığı.
    gün ışığının kandili utandırdığı gibi tıpkı.
    öyle parlak bir ışık çağlayanı olurdu ki gözleri gökte
    gece bitti sanarak kuşlar cıvıldaşırdı.’

    Juliet: Bana romeo’mu ver; sonra öldüğünde
    al da küçük yıldızlara böl onu;
    onlar göğün yüzünü öyle bir süsleyecektir ki,
    bütün dünya gönül verip geceye,
    tapmayacaktır artık o muhteşem güneşe…

    Romeo: Asaletim sadece aşkının tapınağına girdiğimde olacak içimde. Bir gün yıkılırsa bedenin başka ülkelerin çamurlu evlerinde: Bil ki bütün denizleri ayaklarına dökeceğim.

    Juliet: Eğer sevgin azalacaksa gittikçe çoğalan aşkımdan, Bırak avcılar çıkarsın kalbimi yerinden! Sök at ne varsa: çamura bulanmış sevdaları, bu dağların ceylanlarını, kana susamış kontları ve senden arta kalan şu cılız bedenimi! Yok et benim olmadığım bütün şatoları. Görebileceğin bir şey kalmasın benden kalan…
    Romeo: Senin dudaklarınla, dudaklarım günahtan arındı.

    Juliet: Öyleyse şimdi günah dudaklarımda kaldı.

    Romeo: Öyleyse ver bana günahımı geri.?
    Savaşır gözlerimle gönlüm öldüresiye
    Senin güzelliğinin ganimeti yüzünden:
    Gözüm kovar gönlümü seni görmesin diye,
    Gönlüm ister gözüme pay vermemek yüzünden.
    Gönlüm bildirir senin orada yattığını
    Öyle bir hücredeki giremez billur gözler;
    Gözüm inkara kalkar gönlün anlattığını,
    Güzel yüzünün ona sığındığını söyler.
    Gönlü dinleyip karar vermek için toplanır
    Düşünceler kurulu:soruşturur hakçası
    Kurulun yargısıyla bir karara bağlanır
    Seven gözün payıyla duyan gönlün parçası..

    Şiddetle başlayan hazlar şiddetle son bulurlar.. Ölümleri olur zaferleri.. Öpüşürken yanıp tututşan ateşle barut gibi..
    ···
   tümünü göster