1. 101.
    0
    akdeniz yakasi aydin elleri kuslar gider bizim dede sultana
    cemali gorunce yurudu daglar taslar gider bizim dede sultana
    duyduk ki mustafa huluc eylemis aydin ellerinde karaburunda
    bedrettinin kelamini soylemis koylunun huzurunda
    duydum ki bu isler duyulurda durmak olur mu
    bir sabah erken haymana ovasinda bir garip kus oterken
    siska bir sogut altinda zeytin tanesi yedik
    varin dedik gorelim dedik
    yapisip savanin sapina su kardes topragini biz de biliyok biz de biliyok surelim dedik
    dusduk daglara daglara astik daglari daglari
    bedrettin yigitleri ufka baktilar
    gitgide yaklasiyordu topragin sonu fermanli bir olum kusunun kanatlariyla
    oysaki onlar bu topragi bu kayalardan bakanlari onu uzumu inciri nari tuyleri baldan sari sutleri baldan koyu davarlari ince belli aslan yeleli atlariyla duvarsiz ve sinirsiz bir kardes sofrasi gibi acmistilar
    hep bir agizdan turku turkuleri soyleyip
    hep beraber sulardan sulardan cekmek agi
    demiri oya gibi isleyip hep beraber
    hep beraber surebilmek surebilmek topragi
    balli incirleri hep beraber yiyebilmek
    yarin yanagindan gayri her seyler her yerde hep beraber hep beraber hep beraber demek icin
    ···
   tümünü göster