nihat doğan

bana ne dedi biliyor musun şu an o alınan kardeşim elini ayağını öpeyim kurbanın olayım iyi dinle dedi ki sakın nihatçım dedi sakın sakın nihatçım sakın ben zaten gözlerim görüyor idi ben zaten çok varlıklı bir insanım çok zengin bir insanı... m fakat her gece alemlerin uyuşturucunun içerisine batmış o bataklıktan çıkamayan saçının teline kadar dibine girmiş bir insan idim trafik kazası geçirdim dedi ve o trafik kazasını geçirdiğimde arabam denize düşmüş idi ve bir anda yaşlı bir adamın beni o denizin sularından yerin altın... denizin dibinden çıkardığını gördüm dedi kenara kadar yüzerek o şekilde kurtuldum dedi ve allah hidayet etti bana o gün bugündür dedi allahımı biliyorum namazımı kılıyorum nihat kardeşim 40 yaşındayım 37 yaşında kazayı geçirdim ben esas 37 yaşına kadar hiç görmemişim yav hiç görmemişim sakın ıı ben maneviyatımı yeni buldum esas 3 senedir görmeye başlıyorum 3 senedir elinizi ayağınızı öpeyim kurbanınız olayım görmek demek dünyayı görmek demek değildir ne güzeldir ki o allahını gözlerini kaybettikten sonra görmüş olan insana görmek odur görmek bizim bahsettiğimiz manada görmemek kör olmak veya ama olmak budur sakın üstünüze alınmayın sakın üstünüze alınmayın sakın bizler yanlış bir cümle kullanmayız bizler bu memleketin aşığıyız bizler bu memleketin kölesiyiz kendimizi köle addetmişiz karadeniz insanıma da öyleyim ege insanıma da iç anadoluma da marmarısana da doğu anadolusuna da bizler aşığız bu milletin bırakın insanını yav kedisine bile aşığız köpeğine bile aşığız benim koyunum bile avrupanın koyunundan daha farklı bakıyor