0
geçiyor önümden sirinler içinde
ah eller üstünde çiçekler içinde
dudağında yarım bir sevdanın hüznü
aslan gibi göğsü türküler içinde
rastlardım avluda hep volta atarken
cigara içerken yahut coplanırken
kimseyle konuşmaz dal gibi titrerdi
çocukça sevdiği çiçeği sularken
diyarbakırlıymış, adı bahtiyar
suçu saz çalmakmış öğrendiğim kadar
geçiyor önümden gül yüzlü bahtiyar
yaralıyım yerde kalan sazı kadar
beni tez saldılar o kaldı içerde
çok sonra duydum ki yozgatta sürgünde
ne yapsa ne etse üstüne gitmişler
mavi gökyüzünü ona dar etmişler
gazete çıktı üç satır yazıyla
uzamış sakalı çatlamış sazıyla
birileri ona ölmedin diyordu
ölüm ilanında hüzünle gülüyordu