astral seyahat hakkında konuşalım

son kez söylüyorum binler iyi dinleyin: ruhla beden arasında bir kordon vardır. ilk başta kısadır. tecrübeye ve çalışmaya bağlı olarak gidebildiğiniz mesafe genişledikçe o da esner, uzar. astral halde biri size saldıramaz. o kordon kopamaz. kordon koparsa ölür müyüm diye bir şey yok. ölmezsin çünkü kordon kopmaz. "kordon koparsa ölürsün" diye bir durum yok, "ölünce kordon kopar" var. astral halde göreceğiniz varlıklar size saldıramazlar. çünkü orada somut bedeninizde değilsiniz. hayalet gibisiniz bi nevi. içinizden geçip giderler deneseler bile. bedeninize de saldıramazlar, çünkü bedeninize ulaşamazlar. alemleriniz farklı. siz soyut bedeninizle onların alemine geçmişsiniz sadece. nasıl siz onları somut dünyada göremiyosanız onlar da sizin bedeninizi soyut dünyada göremezler. anca astral haleki ruhunuzu görürler, ona da nasıl zarar versinler amk. hayalet gibisin o an. görmeleri saldırmaları için somut dünyaya geçmeleri gerekir ki bu da kolay kolay olmaz. ha ama somut dünyadaki bedeninize bi zarar gelirse ölürsünüz evet. kordon kopar, uçar gidersiniz öbir tarafa. nasıl olur bu? e dıbına koyayım, astralde ol ya da olma farketmez, yatakra yatarken ev başına çökse her halükarda ölürsün zaten astralle alakası yok.

bu soyut alemde kimler var? somut aleme geçemeyen düşük seviyeli cinler, ruhlar, farklı alemlerin yaratıkları vs. bunları görmek adamın pgibolojisini bozar. gördün mü korkarsın zaten, sıçrayarak dönersin bedenine uyanırsın. mana alemi denir buna. koridorda üstüne gelen yaşlı bi adamla kadın görsen şaşırma yani. bunlar ne ki amk. benim kuzenim deliriyodu bunları göre göre. bi ara çok ilgileniyodu bunlarla. gördükleri aklından çıkmaz oldu. köpek başlı adamlar mı istersin, her gün yattığın odada etrafına toplanıp seni izleyen cinler mi... başta oda boş. kimse yok. dışarı çıkınca falan rastlıyosun tabi orda burda apartman içinde merdiven altında elbet biri çıkıyo karşına...