1. 576.
    0
    Gerçekten çok zor bir kararın eşiğindeyim. Yaşamayan bilmez geyiğini bir kenara bırakmak istiyorum ama gerçekten içinde bulunduğum durumu anlatmaya kelimeler yetmez.
    Beni yıllarca besledi, bana baktı, beni büyüttü, hasta olduğumda uyumadı uyuttu, üzüldüğümde benle ağladı, beni dizlerinde büyüttü, bana kucak açtı ve şimdi oracıkta savunmasızca yatıyor. Bembeyaz hastane odası kasveti çökmüş ortama. Arada sırada aletlerin çıkarttığı biplemeler duyuluyor. Ama en sinir bozucu olanı da inip kalkan solunum cihazı. O koskocaman yaşam destek ünitesinden bahsetmiyorum bile. Resmen makineler ayakta tutuyor. Dün gibi hatırlıyorum işten dönüşte evdeki kokuları. Kapıyı açar açmaz mutfaktan yayılırdı. Bir insan hep mi en sevilen yemekleri yapar?
    Seslenişini hatırlarım odama doğru, beni yemeğe çağırır. Bazen gelir yanıma uzanır. Bu gün gelecekti, elbette ki kaçışı yoktu ama bu kadar erken mi? O kazaya ne gerek vardı? Ömrünü 20 yıl daha kısaltan bu t alihsiz olay…gerçekten çok zor durumdayım yazarlar. Makineye bağlı ağzından burnundan borular çıkan, kollarından kablolar sarkan biyonik denebilecek bir insan. Bu insan benim annem. Hayatını bana adamış insan. Ve şimdi hayatı bir fişe bağlı. Daha da kötüsü karar vermem gerekiyor. Babam bunu yapamıycak kadar kötü durumda. Benim güçlü olmam gerekiyor. Ailemin son direği de çaresiz durumdayken benim kendimi koyvermemem gerekiyor.
    Ölen bir anneyle her gün ölmek mi?
    Zaten ölü bir anneye her gün bakmak mı?
    Siz hangisini tercih ederdiniz? Ben daha fazla düşünemiyorum arkadaşlar. Kalbim ağırlaşıyor. Siz bu durumda ne yapardınız? Aslında size sormamam gerekiyor, zira sizden gelecek zaaaa ananı gibtim cevapları beni daha da üzecek, bundan eminim. Ama yine de paylaşmak istedim, aranızda hala düzgün insanların olduğunu umaraktan. Çok çaresizim. Azrail'in rolünü resmen ben üstlendim. Ve o ciğerlerine hava basan aletin sesi…gittikçe her yeri kaplıyor.
    Ağlıyorum…napabilirim ?
    ···
   tümünü göster