Pazartesi sabahı bekledim. Polise gittim. iki gün oldu yok arkadaşımız dedim. Gerekli bilgileri aldılar. Benim numaramı aldılar. Ordan taktım kulaklığı okula gittim. Geç kalmıştım tabi. Nöbetçi öğretmen nerdesin diye sordu. karakoldaydım anca yetişebildim dedim. Sorgulamadı geç dedi. Sınıfa girdim. Aynı muhabbet. Kimse sorgulamıyordu. Ders felsefeydi galiba . Varoluş sorgulanıyordu. Benim arkadaşım ölmüş amk ne varoluşu. Başladım uyumaya. Hoca aklınca dalga geçecek.
H:bakın arkadaşınız davy. Bedenen burda ama ruhen yok. O bunu bu sınıfta var eder mi?
Kafam atmış.
B: Ben nihilistim. Varoluşu savunan nietzsche bile herşeye evet demek mümkündür der. Bense Tüm değer ve yargıları elimin tersiyle yıkarım. Ben şu anda burda yokum desem de umrumda değil. Sizin değer yargılarınız beni düşürmez.
H: Dersimize sağlam çalışmışız. Nihilizimden bahseder misin biraz arkadaşların da bilgilensin?
B: Jean paul ve max Stirner okusunlar. Ben kendi değer yargılarımı sorgulayacağım biraz deyip uyumaya devam ettim.
Dipnot: Felsefem 5 geldi.

O gün edebiyat dersinde nefi den örnek verince hoca bile şaşırmıştı. Günü o şekilde bitirdim.
Karakola gittim. Durumu sordum. Zonguldaktaymış. çıkıp gitmiş kimseye haber vermedne. Orda teyzesinin evi varmış. orda kalıyor okulunu oraya aldırmış.
Hemne mesaj attım.
B:Zonguldak ne amk? Niye haber vermiyon. Mehmet seni bana emanet etti. Napmaya çalışıyorsun
cevap geldi.
Kafa dinleyip geleceğim.

Buğra ile telefonda konuştuk. ikna oldum. intihar etmeyecek. okuluna gidecek. part time iş bulmuş çalışacak hayatını yola koyacaktı. Sadece burdan uzak durmak istiyordu. Kabul ettim. içim rahattı. Yiğitin yanına gittim ordan. Çiçek yiğitle konuşmuş barışmak istiyormuş benimle. Olur dedim farketmez. Canım cicim buluşmalar falan. Çiçek ayşe fatma hayriyeyi çok kıskanıyordu. doğum günümde ayşe pasta yapmıştı. ayşe ile daha samimi olmaya başlamıştık. Sabah gelir tepeme çıkardı uyandırmak için. Annem de ses etmezdi. Dışardayken koluma girer omzumu ısırır. Bazen öperdi falan. Ama kötü gözle kesinlikle bakmazdım ona. Kardeş gibi görüyordum. Çiçek bunları duysa büyük kavga çıakrdı zaten. Hayriye de çok narin bi kızdı. Pikniğe vs gittiğimizde bacağıma yatar saçlarını okşatırdı. Doğum günümde arkadşalar bana sürpriz yapmıştı. Buğra yoktu ama.
Ayşe boynuma atladı falan. mumları üflettirdi. Fotoğraflar çekildik. Güzelce eğlendik. Akşama da parti varmış. Hayatımda ilk defa böyle bi doğum günü kutluyordum. En güzel günlerimdi bunlar. Mutluydum. Çiçek doğum günümü bile kutlamamıştı. Trip atmadım bundan ötürü tabi. Ertesi gün fotoğrafları paylaştım facebookta. Çiçekle 2.doğum günümdü. Ertesi gün Çiçekten mesajlar aramalar neler neler. Okul çıkışı aradım
B:Okuldaydım o mesajlar ne öyle
Ç:Gez toz eğlen parti yap benimle ilgilenme ne yapmaya çalışıyorsun sen?
B: Dün doğum günümdü.
Ç: bu kızlarla sarmaş dolaş olmanı mı gerektiriyor.
B: Mutluluğumu böyle paylaşmak istedim. Beni hatırlayan düşünen insanlar varmış. Beni aramazsan sevinirim çok yoruyorsun beni.

Suratıma kapattı. Bu salak geri dönerdi biliyordum. aradan 1 hafta falan geçti. Çiçekle washingtonda karşılaştık. Kitap takası için abla ile buluşmuştuk. Abla da tanıdığım en kafa insanalrdan biriydi. Olanları anlatıyordum o anlatıyordu. 1-2 saat konuşup bi dahaki takasa kadar konuşmuyorduk belki de. Çiçekten gene mesaj kıskançlık dolu. cevap bile vermedim. Versem ne değişecekti. Ablayla biraz alışveriş yaptık eve geçtim ben. Çiçek arıyordu açmadım. Yabancı bi numara aramaya başladı gene açmadım. Yabancı numaradan mesaj geldi.
+Ben çiçeğin teyzesi. Açar mısın telefonu.
-Ben de çiçeğin hiçbir şeyi. Üzgünüm keyfim yerinde açamam.

O şekilde uyuyakaldım. Sabah mesajlar aramalar. Baktım kayda değer birisi yoktu. Dönmedim bile.
Okulda leş gibi günler geçiyordu hala çoğunun ismini bilmiyordum. Hocaları sadece sima olarak biliyordum. Babam okuldan da almıyordu. Müdür de kovmuyordu. insanların bu beni okutma merakı neydi anlamadım.
Yıl sonuna doğru bi hocayla iddiaya girdik. iddia şuydu. Özel bi sınav vardı yaz tatili orasında. Eğer o sınavda güzel bi sıralama elde edersem. Diğer hocalarla da konuşup sözlüme yüksek vereceklerdi seneye. Sınava baktım internetten araştırdım. Ulaştım yetkililere geçen senenin sorularını verip veremeyeceklerini sordum. Gelip alabilirsiniz dediler. Hafta sonu çıkıp gittim. 4 saatlik mesafedeydi. Aldım soruları başladım otobüste çalışmaya. eve gelene kadar çözmüştüm kitapçığı bi kaç eksiğim vardı onlara çalıştım hallettim 1 haftada. Karne günü geldi. Matematik 1 diğerleri 3-4-5. beden bu sefer 3. Sınavlara bile girmemiştim. geçtim ama sınıfı. Çiçekle zor bela barıştım. Konuştuk anlaştık. Bu kız sorunluydu. Benimle konuşmadan kafasındaki senaryoya inanıp ayrılıyordu dengesiz. Benimle konuşacaktı artık. Teyzesi annesi halası arkadaşları falan tanıyordu artık beni. Tanıştım hepsiyle. Buğra ile ara ara konuşuyorduk. Yiğitle kola çekirdek devam. Diğer çocuklarla pes cs. kızlarla takılmaya devam. derken sınav vakti geldi. Sınava girdim hava bir sıcak bir sıcak. 100 soru vardı. 120 dk. 50dkda falan sınav bitti benim. Tekrar döndüm tekrar çözdüm. bi sıkıntı yok gibi gozukuyordu.