yüzüme bile bakmadı dıbınakodumun yerinde. aynı ortamda tanışmıştık zaten ve yine o ortama girdiğmizde yüzüme bile bakmadı. şan dedim kendi kendime noluyoruz kodumun yerinde. bilmeden bir şey mi yaptım diye kendimi yiyorum sigarayı içmeyip yiyorum resmen. ortamı da bozmak istemediğimden bilader ben kalkıyom işten haber geldi oraya uğramam lazım diyip kalktım. kapıda ayakkabımı giyerken geldi nereye diye sordu. şimdi mi aklına geldi güzelim nereye gittiğim diyip ayrıldım ordan. iş bahane tabi yolumuz her gün ki gibi tekel bayisi. aldım iki bira bi efmerya adında meyveli şarabı eve gidip başldım yine. dıbınakodumun yerinde buradasın işte ne diye konuşmuyoruz? ne diye bu hallere giriyorum ben tekrar? zorunda mıyım lan?

neyse bilader yaptığı hatanın farkına vardı. kafam güzelken aradı beni. bu dıbınakodumun şarabı da güzelmiş bu arada böğürtlenli olanı tavsiye ederim. çıktım yola yanına gidiyorum sallanıyorum ufaktan. gidesiye kadarda toparlanmaya çalışıyorum tokatlıyorum resmen kendimi. o kafayla gözüme öyle güzel öyle naif öyle saf geldi ki.. cem karaca abimiz gibi harbiden öylece bakakaldım. aldım güzel kızımı eve getirdim. o gün izinliydi yurttan o yüzden bende kalacaktı. şişeleri gördü tabi. neden yapıyorsun bunu kendine dedi. içimde adı sen olan bi devlet kuruyom dedim güldü bende gülmeye başladım.

saat iyice ilerledi bu arada. kafam zaten olmuş sabah iş akşdıbına da okul var. halimi gördü zaten ve uyumaya gittik. bilader çok değişik bir duyguydu. o kadar zaman sonra tekrardan sevdiğim insanla beraber uyumak. bilader yine kız yanımda uyuken rüyamda onu gördüm ve gerçeğin farkına varıp uyandım. yanımda olmasının tadını çıkardım. çünkü taa o zamandan biliyordum tekrardan olmadığı günlerin geleceğini.

işe gitmek için sabahın köründe uyandım. o halen uyuyordu. mışıl mışıl...

NOT: KiMSEYi TANRILAŞTIRDIĞIM YOK BiLADER. SEViLEN KENDiNi TANRI ZANNEDiYOR.