/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +1
    Dersten çıktık. Ders boyunca vicdan azabı ırzıma geçti. Tüm köpekler bahçede beni beklediler. Ben de cam kenarında oturuyorum, ne zaman dışarı baksam köpekler gözümün içine içine bakıyorlardı. Saatlerce. Sonunda aşağı indik ve Kangal hemen yanıma geldi:

    Kangal-"Bu sefer okul bitti mi?" Sinan varken konuşmamaya çalışıyorum.

    Sinan-"Bugün bize gelsene? Yeni bir oyun aldım efsane bir şey. Onu oynarız." Oyun mu... Yok, yapamam. Köpeklere söz verdim.

    m-"Gelemem kanka, annem bugün eve erken gel dedi."

    Sinan-"Tamam kanka sen bilirsin, o zaman yarın gelirsin."

    m-"Bakarız." dedim ve vedalaştık. Sonra o kendi yoluna gitti, ben de evimin yoluna girdim. Kangal ısrarcı bir biçimde bana bakıyor.

    m-"işim bitti, gidelim." dedim ve kangal rahatlamış gözüküyordu.

    Kangal-"Beni takip et." dedi ve önden yürümeye başladı. Ben de arkasından eşlik ettim. ilk önce yerini öğreneceğim sonra da polise söyleyeceğim. Kolay olacak. Bayağı bir yol gittik. Sonunda kangal durdu ve:

    Kangal-"Burası." dedi. Burası bir petshop? Üstelik üstünde apartman var. Burada nasıl hayvanları yakabilir ki?

    m-"Burası olduğuna emin misin? Burada hayvanları satıyor, öldürdüğünü... "

    Kangal-"Eminim. içerdeki kişi bizi, hepimizi öldürdü." Arkadan onaylayan sesler gelmeye başladı. içeri girince o adamın yüzünü göreceğim. Umarım yalan söylemiyorlardır. içeri girdim ve beklediğimden daha genç bir adam karşıladı beni: (Petshopçu = P )

    P-"Hoşgeldiniz... Bir çocuk mu? Ne istemiştin?"

    m-"Sen köpekleri öldürüyor musun?" Adam direk sormama şaşırdı. (Gelecekten not: O zamanlar amma salakmışım) Ama sonra gülümsedi.

    P-" Demek sana da öyle söylediler. Yok öyle bir şey. O güzel hayvanları nasıl öldürebilirim ki? Hem günah. Ben sadece sokaktaki köpekleri yakalar ve sonra da satarım veya devletin hayvan barınağına teslim ederim. Gel sana yakaladığım köpekleri göstereyim." dedi ve arka odaya gittik. Arka odada gerçekten de kafeste sokak köpekleri var. Yavru köpekler de var.

    P-"Buradaki köpeklerin hepsini devlet gelip barınağa zütürecek. Başka da bir yerde köpek yok." Kangal sessizdi. Ama hırlıyordu.

    m-"Sizden başka kimse çalışıyor mu burada?" Kafamı okşadı.

    P-"Sen de dedektif çıktın. Yok, çalışmıyor. Tek ben burada çalışıyorum. Daha önce polis abilerin de geldiler onlar da bir şey bulamadılar." Polis de mi bulamadı? O zaman nasıl onu yakalayacağım?

    Kangal-"Burada yakmıyor. Aşağıda, kömür atıp yakıyor." Aşağıda derken... Kazan dairesinde mi?

    m-"Peki kazan dairesine buradan iniliyor mu?" Adamın birden yüz ifadesi değişti. Tiksinç bir hal aldı ve birden asabileşti.

    P-"Yeter be! Ne soru sordun lan. Defol git dükkanımdan." dedi ve kolumdan tutup çekmeye başladı. Dükkanın kapısından dışarı itti ve kapıyı da kapattı. Kolumu çok sıkmıştı, acıyor.

    Kangal-"Onu nasıl durduracaksın?" Birden patladım:

    m-"BiLMiYORUM! BiLMiYORUM!" dedim ve arkama bakmadan koşmaya başladım. Kolum çok ağırıyor. Ağlıyordum. Aslında ağırıyan yerim kolum değil. Kalbim. Daha oradakileri kurtaracak gücüm bile yok. Kimsenin beni bulamayacağını düşündüğüm bir köşeye geçtim ve ağlamaya başladım. Ne yapabilirim ki? O benden güçlü, polisler de ona hiçbir şey yapmamışlar.

    ÇKöpek-"Alfamız da seninle aynı şeyleri hissediyor." Başımı bile kaldırmadan:

    m-"Beni nereden buldun?"

    ÇKöpek-"Kokundan. isterse herkes seni bulabilir ama alfamız seni yalnız bırakmamızı istedi.

    m-"O zaman sen niye geldin?"

    ÇKöpek-"Benim görevim seni korumak, seni yalnız bırakmak değil." Gözyaşlarımı sildim ve kafamı kaldırdım.

    m-"Ne yapacağımı bilmiyorum."

    ÇKöpek-"Sen insanlara göre küçüksün, dayanıksızsın. Yavru köpeklerden bir farkın yok. Bunu hepimiz biliyoruz. Ama bizi bir tek sen görüyorsun, onun için sana bu kadar güvenebiliyoruz."

    m-"Bana güveniyorsunuz ama ya güveninizi boşa çıkarırsam?" Köpek gülümsedi, en azından öyle hissettim.

    ÇKöpek-"Şu an alfamızın sorumluluğunu sırtına yükledin, o yüzden sana ağır geliyor. Bunca zaman ondan çözüm bekliyorduk, artık senden bekliyoruz. Siz insanlar zeki canlılarsınız. Elbet bir yolunu bulacağına inanıyorum." O haklı. Bu kadar kişinin benden yardım beklemesi beni çok zora sokuyor. Kolay olacağını düşünüp kendimi avuttum. Ama yapamam. En azından güç kullanarak yapamam. Başka bir yol düşünmem lazım. Tabii ya. Gizlice videoya çekersem onu yakalayabilirim. Üstelik polisler de inanır. Neyse ki babamın acil durumlarda aramam için aldığı telefonu yanımda getirdim. Kamerası kötü ama çekebildiğimi çekeceğim. Hemen apartmanı araştırmaya başladım. Evet, bir cam var. Ama cam çok küçük. Ama telefon kamerası sığar Oraya telefonumu koyarsam video çekebilirim. Ama telefonumun 1 gün burada kalması lazım. Yarın anca okul çıkışında telefonumu geri alabilirim. Tamam, telefonumu ayarladım ve oraya koydum. Yapraklarla gizledim. Umarım şarjı dayanır. Hiç kullanmadım %100 de. Şimdi eve gitmem lazım. Eve annemden sonra gidersem başımın etini yer. Umarım telefonu yakalamaz. Eve doğru koşmaya başladım.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster