0
Bir sürgünü andırıyor yolculuğumuz.. Aslında var olmayan saraylarda ve evlerde kendimize daireler tutuyoruz,var olmayan kaynaklardan susuzluğumuzu gideriyoruz. Yine var olmayan palmiyelerin altında gölgeleniyoruz,var olmayan hurmaların tadına bakıyoruz. Susuzluğumuzun dindiğini sanıyoruz ama hala susuzuz, karınımızı doyduğumuzu sanıyoruz ama hala açız,bir barınak var sanıyoruz ama yok. Tokluk dediğimiz şey aslında açlık ve susuzluğumuzdan ibaret bir şey, sezgi dediğimiz şeylerin hepsi yalanlardan ibaret. Zengin pınarlardan içtiğimizi sanıyoruz ama bizzat susamış kupkuru şeyler bunlar..