2.Parçalama

Yıldız Tohumu Anlaşması’nın en zorlu kısmı önce geliyor. Birinin spiritüel titreşiminin 4, 5 hatta 6’dan anlaşman olan dünyanın 3.’ye düşürmek. Bunun için de, öncelikle Parçalanma Evresi’nden geçmek zorundasın.

Yıldız Tohumları’nın parçalanma evrelerinin ne olacağı Yıldız Tohumu ve onların ruhsal rehberleri ile Returning Masters’ların tavsiyeleri üzerine karar verilir. Prensipte biri iki çeşit deneyim yaşar. Birinde kurban olma deneyimi diğerinde ise fail olma deneyimi. Ama bunlar Yıldız Tohumları için yeterince sarsıcı olacaktır, çünkü kendi ve başkalarının içindeki iyiliğe olan inançları parçalanacaktır. Özünde, Yıldız Tohumları kendilerinin ve diğerlerinin içindeki iyiliğe kayıtsız inanır ve bu aşama bu inancı parçalamak içindir. Kendini sonsuz Birlik’ten ayrı olarak bir objeden çok bir kişi olarak görmek asıl amaçtır. Ve bununla birlikte, tabii, etrafındaki herkesin benzer bir şekilde ölümlü, kaybolmuş güçsüz küçük yaratıklar olduğunu düşünmek.

Bu Parçalanma olmadan senin bilinç seviyen 3. Bilinç Seviyesi yoğunluğundaki dünyanın seviyesine indirgenemez. Ve indirgenme olmadan Dünya’da bir Dünya insanı olarak doğamazsın. Ve sen de bunu kabul ettin.

Bu deneyimlerin travmatik olacağını söylemek biraz hafif kaçar. Fakat bu, her şeyin Bir olduğuyla ilgili derin bir bilgiye sahip olan ve kalplerinde sevgiden başka bir şey olmayan Yıldız Tohumları’nın bu bilgisinin üzerini örtmek için zorunludur. Doğası öyle gerektirdiğinden, bu deneyim travmatik olmalıdır; başkalarının merhametsizce davranışlarına maruz kalmak, tecavüze uğramak, işkence görmek, şiddet görmek. Cadı damgası yiyip bir kazıkta yakılmak. Bir asker olarak üstlerin tarafından tekrarlı bir şekilde başkalarının canını yakma görevi verilmek-ya da savaşın ortasında kalmış bir sivil olarak can vermek. Canlı canlı gömülmek. Kabilen tarafından dışlanıp aç bırakılarak ölüme terk edilmek. Bu gibi olayların kurbanı olmak, parçalanmanın ilk kısmıdır. Yıldız Tohumları’nın başkalarına düşmanca gözlerle bakmalarını sağlamak için. Başkalarının kötü, hain, aşağılık olduklarına ve onların sevgi görmeye haklarının olmadığına inandırmak için.

Ve böylelikle başkalarına inançları parçalanmış olan Yıldız Tohumları, başkalarına karşı kendilerini savunmaya istekli hale gelirler. Ve, genellikle başka bir hayatta, Yıldız Tohumları insanlara zarar ve şiddet uyguladıkları bir inkarnasyon daha yaşarlar. Doğuştan gelen güçleriyle başkalarına saldırıp, şiddet uygulayıp dehşet saçarlar. Tahribatlara yol açmak. Zarar vermek. Ve bu yolun sonunda ise, kendilerini sevgi görmeye değeri olmayan, değersiz ve aşağılık bir varlık olarak görürler.

Ve bu şekilde parçalanma tamamlanır. Bir ya da iki hayat sürebilir fakat genelde bundan bir kaç sayı daha fazladır. Fakat Yıldız Tohumları bu şekilde 3. Bilinç seviyesindeki insanlarla aynı düzeye gelmiş olur. Sıradaki evreye hazırlardır.

3.Tamir

Bir noktada, duymaya hazır olduklarında Yıldız Tohumları kalplerinden gelen bir çağrı duyarlar, hatırlamaları için. Parçalanma evresinin yarattığı travmayı aşıp iyileşimi getirecek insanüstü farkındalığa erişmek için. Birlik’in gerçekliğine erişmek için. Derinlerde gömülü olan, insanlarının eski çağlardan kalma öğretileri. Ev gezegenlerinin titreşimi. Bunun gibi anlaşmada yazılı olan ilhamlar ve hatırlatmalar ile (bu transmisyon da dahil, tabii ki!) hepsi Yıldız Tohumları’nın iyileşmesi için bir yoldur.

Ve bu şekilde Tamir başlar. Yavaş, sabır gerektiren bir iştir. Kısa yol yoktur. Fakat söylemeliyim ki bu sürecin özü kendine karşı sevgidir. Bu sevgi Yıldız Tohumları’nın kalp bağlantılarını yeniden bulmasını sağlar. Parçalanmanın sonucundaki oluşan katmanı kaldırmak ve en derinlerine gömülü antik bilgiyi açığa çıkarmak.

Bu süreç hem karışık hem de zor değilmiş gibi davranırsam büyük bir kötülük yapmış olurum. Kendini saf kafa karışıklığı ve iki alt gerçeklik arasında iyileştirmek kolay olmaktan çok uzakta. Kalp bağlarını böylesine yüksek psişik gürültünün olduğu bir yerde iyileştirmek gerçekten zorlu bir görev.

Ama hiçbir Yıldız Tohumu’na kolay olacağı sözü verilmedi. Tam aksine. Sadece en cesur ruhların tamamlayabileceği türden zorlu bir görevdi bu. Ve en cesurlarının bile limitleri zorlandı. En bilge ve spiritüel şekilde bağlı olanları bile o yerde kaybolabilir. Bazen hatırlamadan önce onlarca, yüzlerce, hatta binlerce hayat geçirip spiritüel bir yorgunluk ve amnezi ile gezenleri bile olmuştur. Bu olabiliyor. Fakat ne olursa olsun, bu yoldan ayrılmayanlar eninde sonunda uyanıyor, iyileşiyor ve eski titreşimlerine ulaşıp eve gidiyorlar.

4.Hediye Verme

Dönüş hakkında konuşmadan önce, hediye vermeden bahsetmeliyim

Görüyorsun, kendini iyileştirmek fevkalade bir hediye. Bunu yaptığında, bilinçte bir yol açıyorsun ve başkalarının bunu yapması kolaylaşıyor. Kendini iyileştirirken, başkalarını da denemeden bile iyileştiriyorsun. Ve, önceden bahsettiğim gibi, çoğunuz doğuştan tüm kibarlık ve sevgi dolu hediyeleri sizinle aynı gerçeklikte yaşayanlara verirsiniz, saf kibar ve sevgi dolu canlılar olduğunuz için.

iyileştiğinizde, geri dönmeye hazır olduğunuzda, dünya ve canlılarına en büyük hediyeyi vermiş olursunuz. Ama bu çoğunuz için yeterli olmaz. Çoğunuz eşiğini aştı ve sonunda kendiniz hakkında hayal kırıklığına uğradı. Çoğunuz diyecek ki,

“Hayır, olamaz hala dünyada hayattayken yapmak istediğim çok önemli bir şey vardı. Yapabilirdim. Yapmak için her şeye sahiptim fakat… yapmadım.”

Çoğunuz bu hissi o kadar çok güçlü hissedecek ki tekrar inkarne olmak istediklerini söyleyip geri dönecek. Bazıları aynı inkarnasyonuna dönecek, bazıları tamamen yeni bir hayata başlayacak ve bazıları da alternatif bir deneyim yaşayacak, örneğin “walk-in” olmak gibi.

Ama seni detaylarla boğmak istemiyorum, ne kadar ilgi çekici olsa bile. Önemli olan, seni farkında olmaya davet ediyorum ki bu konu hakkında düşünebilesin. Bilincini arttırırken kendine zaman ver ve düşün: Bu dünya için yapmayı EN ÇOK istediğin şey ne… hangi mesajı iletmen gerekiyor… arkanda hangi hediyeyi bırakırsan buradan ayrıldığında memnun ve tamamlanmış hissedeceksin? Tamir ve Hediye Verme tamamlandığında dönüş başlar…