/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +5
    hikayenin 1. bölümü için :
    (bkz: sonsuz savaş)

    --- Kralın Huzurunda Bir Genç ---

    Grup ormanlık alandan çıkmış ve Mirosa sonunda gözükmüştür. Gün yavaş yavaş doğarken , Brave içinde bir heyecan hisseder . Kralın huzuruna çıkmak sıradan bir kişinin erişebileceği bir durum değildir. Şimdiden ne konuşacağını , nasıl bir duruş sergileyeceğini düşünmektedir . Kralın huzurunda bir hata yapmaktan korkmaktadır. Yinede içinde ki heyecanı bastıracak yeteneğe sahiptir.

    Yavaş yavaş grup şehrin kapılarına yaklaşır.

    Kapıda ki nöbetçi :

    - Hey ! Durun !

    Grup komutanı:

    + (Alaycı bir şekilde) Bizi asker , sakin ol .

    - Özür dilerim komutanım . Sizi tanıyamadım , kalabalıksınız ?

    + Misafirler Haradan kralın huzuruna gelen bir kaç kişi. Kapıyı aç !

    - Hemen efendim .

    ... Demir kapılar açılır . Brave'in içinde ki heyecan katlanmaktadır. Daha önce hiç başka bir yere gitmemiştir , ancak şimdi başkentte ve kral onu beklemektedir . içerisinde ki duyguların tarifi yoktur , ama bu delikanlı soğuk kanlı olmayı şimdiye kadar gayet iyi başarmıştır.

    Grup komutanı :

    -Brave , gelin garnizona gidelim biraz dinlenin . Kılık kıyafetinize bir çeki düzen yapalım , şuanda bu saatte kral rahatsız edilmek istemez.

    (Komutan doğru söylemektedir . Kralı ziyaret için vakit oldukça erkendir. Gün daha yeni doğarken Brave bu teklifi kabul eder.)

    +Tabi ki efendim .(Gülümseyerek) Sabah sabah kralı rahatsız etmek istemeyiz .

    -(Şakayla karışık) istersen rahatsız et , ama bu son günün olur . hahahaha

    (Kahkahalar eşliğinde grup garnizona doğru yola koyulur.)

    Etrafta ki meraklı insanlarda yoldan geçen bu grubu süzer. Brave bu bakışlardan rahatsız olur .

    +(Meraklı bir şekilde) Komutanım , bu insanlar neden böyle bize bakıyor ?

    - Onların işi bu Brave . Aldırma , ben her gün buradan geçip gidiyorum . Bana bile hala meraklı meraklı bakıyorlar. Eli boş olan dedikodu için malzeme arıyor yani.

    + Anladım efendim.

    Grup garnizon bölgesine ulaşır . Komutan Brave ve yanında ki askerlere bir çadır tahsis eder . Burada Brave ve yol arkadaşları temizlenip, kurulanırlar . Garnizon komutanı haberi alınca çadırı ziyarete gelir.

    - Ooo baylar , hoş geldiniz.

    (Garnizon komutanı hali gençtir ve alaycıdır. Grup bu kişinin kim olduğuna anlam veremez.)

    Brave duramaz.

    + Hoş bulduk , ama siz kimsiniz ?

    -(Gülümseyerek) Ihmm özür dilerim kendimi tanıtmadım . Ben Garnizon komutanı Sorkes , sende görünüşe göre Brave olmalısın.

    + Üzgünüm komutanım sizi bilmiyorduk ve evet ben Brave .

    - Her neyse sizi krala bizzat ben zütüreceğim , ormanda kötü bir olay yaşanmış . Askerler bana durumu anlattı , artık bana emanetsiniz rahat olabilirsiniz.

    (Garnizon komutanı çıkarken kıyafetler bırakır .)

    - Ve sallanmayın kralın yardımcısı ile görüştüm . Bizi bekliyorlar.

    Brave heyecanla gruba döner

    + içinizde hiç daha önceden huzura çıkan var mı ? Ne yapmamız gerekiyor hiç bilmiyorum.

    Grupta hiç huzura çıkan birisi yoktur. Bu onlar içinde ilk olacaktır. Temiz kıyafetleri giyerler ve komutanın yanına giderler.

    + Biz hazırız efendim.

    - iyi , o halde saraya gidiyoruz hadi.

    Brave'in grubu garnizon askerlerinin ve komutanın eşliğinde sarayın yolunu tutar.

    .. Bir vakit sonra Saray bütün ihtişamıyla grubu karşılar . Bu insanın gözünü kamaştıracak derecede güzel saray Altın Krallığın kalbidir. Göğe yükselen kralın heykeli , büyük su havuzu , sarayı çevreleyen sarmaşıklar ve üzüm bahçeleri...

    Kapıda duran Kraliyet askerleri grubu karşılar ve silahları bırakmaları istenir. Brave bu askerleri iyice süzer . Bu ağır zıhlı askerler krala bağlılık yemini eden özel askerlerdir. Üzerinde ki parlak metal zırhtan askerin hiç bir yeri gözükmemektedir. ilk defa böyle bir şövalye gören Brave şaşırır, çünkü gördüğü hiç bir asker bu kadar zırh giymez.

    Grup silahları teslim eder ve koridordan kralın huzuruna doğru ilerler.

    Kralın odasının kapısına gelirler .Yine kocaman ve ihtişamlı bir kapı grubu karşılar . Askerler kapıyı açarlar , grup içeri girer.

    --(Vezir yüksek sesle) ALTIN KRAL AGRE'yi SAYGIYLA SELAMLAYIN !

    Brave ve grubu ne yapacağını bilmez ama uyanık davranarak etrafındakileri taklit ederler.

    Kral tahtına oturur ve herkes doğrulur.

    Kral Agre garnizon komutanına seslenerek :

    - Sen işinin başına dönebilirsin . Görevini yerine getirdin Sorkes.

    (Sorkes, kralı selamlar ve odadan ayrılır.)

    - Odada sadece Brave kalsın !

    (Herkes dışarı çıkar . Kral ile Brave yalnız kalır.)

    - Demek Brave sensin.

    + Evet kralım.

    - Şimdi bana söyle Brave , ne olmak istiyorsun ? Baban gibi bir tüccar mı ya da annen gibi parfümcü mü ? Bence sen hiç birini istemiyorsun . Orduda olmak , savaşmak istiyorsun öyle mi ?

    + Siz ne emrederseniz kralım.

    - Doğuştan asker dediğimiz insanlar çok az çıkıyor Brave . Bunu değerlendirmelisin. Başarılarını duydum ve sen o doğuştan askerlerdensin. Şimdi merakla seni buraya neden getirdiğimi düşünüyorsundur .

    + Evet , açıkçası merak ediyorum kralım . Bir kral bir tüccar çocuğunu neden çağırsın ki ?

    - (Kral biraz güler) Tam tahmin ettiğim gibisin Brave. Karşısında kim olursa olsun lafını esirgemez , meraklı .

    (Biraz duraklar)

    - Senin için bir görevim var , ama öncesinde bir kaç teste tabi tutulacaksın. Eğer başarılı olursan Seni bir kaleye lord olarak göndereceğim. Tabi bu uzun bir süreç olacak , eğitim alacaksın .

    + Nasıl isterseniz kralım , ancak emrinizde bir sürü adam varken yaşına yeni başmış birini mi lord yapacaksınız.

    - O adamlar asker Brave , onların en fazla olacakları o. Asla bir lord olamazlar. Sende askerlikten fazlası var ve bunu bu testler sayesinde keşfedeceksin. Huzuruma çağırmadan önce seni izlemesi için uzmanlar görevlendirdim . Bu adamlar bana zeki , güçlü , geleceği parlak kişileri toplamakla görevlidir. Bu kişiler senide listeye aldı Brave o yüzden buradasın.

    -Eee şimdi bir karar vermek durumundasın . istersen kabul etmeyebilirsin. Tüccarda lazım.

    + Kabul ediyorum kralım. Emrinizde çalışmak benim için şereftir.
    ···
   tümünü göster