-
1.
0Tekrardan, geldiğimiz onca yolu geri döndük. Kafamda hala o kadınla ilgili bir çok soru kalmıştı. Hele ki o dönerken gördüğüm manzara düşündükçe ülperme me sebep oluyordu.Tümünü Göster
Hoca yol boyunca kadının hal ve hareketlerinin tuhaf olmasına rağmen iyi biri olup bize yardımcı olacağını söylüyordu, bu yüzden de son gördüğüm şeyleri kimseye söylemedim ki belkide kurtuluşum o olacak sa bu gördüklerime katlanmayı kafamda kabul etmiştim.
Şehre geldiğimizde önce hocayı eve bıraktık sonra biz köye geri geldik. Olanları konuştuk, annem ve babamda pek memnun değillerdi , bundan sonra o kadınında hocanın da bize ne faydası olur diye istişare yapmıştık.
Eve geldiğimizde saat çok geç olduğu için bir şey yemeden yattık. Yine aynı şekilde hep birlikte yattık ama gözüme uyku girmiyordu. Hep aklımdan geri dönüp köye baktığımda kargaların ışık olması ve yüzlerce kalabalığın orada bulunması silinmiyordu ve başka bir şey düşünemiyordum. Gece herkes uyudu babamın horlama sesi ve annemin hareketsiz yatışı beni daha da korkutuyordu. Tuvaletim çok vardı ama kalkıp gidicek hiç cesaretim yoktu. Tüm ışıkları yaksam bile gidemeyecek durumdaydım, ayrıca susamıştım .
Kalkıp su içmek istedim, mutfak zaten yakındı ama korkuyordum yinede bir cesaret kalktım önce yattığımız odanın ışığını açtım sonra hemen hızlıca mutfağa koştum ışığı açtım ve ...
Mutfak penceresi tam açılmıyordu önüne buz dolabi geliyordu tam boz dolabının önünde sandalye de oturan çarşaflı bir kadın vardı oturmuştu ve arkası dönüktü. Gördüğümde hocanın emrinde olanlardan birinin beni korumak çin beklediğini düşünmüştüm ama bu korkmama ma sebep değildi.
Hırıltılı hırıltılı nefes alıyordu, sanki boğazı yırtılacakmış gibi sadece bir hırıltı vardı. gördüğümde nedense ilk başıma gelip bekleyen şerlilerden korktuğum kadar korkmamıştım.O an dua da okumadım çünkü hocanın emrinde olanlardan olduğundan artık emindim hiç birşey demeden ışığı açık bırakıp yatağıma geri dönmeyi düşündüm. Nasıl bir pgiboloji idi şuan anlatırken kendime hayret ediyorum. Sonuç olarak o da bu alemden değildi, sanırım onlara alışıyordum.
Tam geri geri yürümek için adım atıcaktım ki hırıltının sesi ince tiz bir çığlık gibi çıkmaya başladı ve o çığlıkta sanki derinlerden bir şey söylüyor gibiydi.
Tam bir adım geriye attım ve o an hayatımda gördüğüm en ama en korkunç sureti gördüm.
Bağıramadım o an karardı sanki her yer gördüğüm şey Kıp kırmızı bir göz , yeşil ve siyah tonlarında bir ten bildiğin bir yaratık bu , dişleri parmak kadar vardı, tıslar gibi oldu dili dışarıda... Üçgen şeklinde dili vardı ve o ağız'a göre bile fazla büyüktü.
Ben bunu gördüğümde en son hatırladığım şey gözlerimin kararmasıydı.
başlık yok! burası bom boş!