çoğunluğun beğenebileceği birkaç film ismi bırakıyorum buraya, belki birilerine vesile olur;

naked: huzursuz edici ama bir o kadar da farklı ve izledikçe kendini açan bir film. her izleyişte insana farklı şeyler düşündürüyor, sorduruyor. hayatı yaşamak istediği gibi, umursamazca yaşayan bir adam var başrolde. ve birkaç kadın. birçok kadın. adam sağda solda takılıp eski kız arkadaşının evine gidiyor ve olaylar gelişiyor... filmde geçen diyaloglar öyle iyi ki filmi izlerken durup alt yazının altını çizmek geçiyordu içimden.

la fille sur le pont: fransada bir köprüde başlayıp galata köprüsünde biten çok hoş bir fransız filmi. köprüden atlamak üzere olan bir kadının bir adamla karşılaşması ve ardından gelişen olaylar. bıçaklar... filmin bir kısmı türkiye'de geçiyor demiş miydim? filmi izlerken aniden türkçe konuşmalar ve ezan sesi duymamla afallamıştım. oldukça hoştu.

iki film daha önereceğim ama çoğu kişi izlemiştir diye tahmin ediyorum.
the pianist ve leon (the professional)