+12
-1
Gelin anlatayım çocuklar. Çevrem birkaç hafta önce üniversite sınavına girmiş ve kendi kendini gelecek kaygısıyla yiyip bitiren gençlerle dolu. Bu anlatacaklarım umarım bazı şeyleri anlamanıza yardımcı olur. Okuyanları sıkmamak için part part atıcam.
30 yaşına yaklaşmış ve hayatının belli dönemlerinde iyi denebilecek paralar kazanmış bir abiniz olarak söylüyorum. Bu devirde okuyana değil işçi adama ekmek var. Neden diye soracak olursanız..
Düşünün. Bundan 20 25 sene öncesine kadar okuyan adam toplum için bir nimetti. Ona mesih gözüyle bakılırdı. Çünkü ülkede üniversite sayısı belliydi ve üniversite okuyan adamlar belli bir zekanın üstünde olarak gösterilirdi normal olarak. işçilik yaygındı. Çoğu aklı selime eren genç, ailesinin de durumunu düşünerek içinden şöyle derdi.. ‘’ lan ben okuyorum da üniversiteyi kazanırsam bizimkiler beni okutamıycak çünkü durumları yok. E durumumuz kötüyse ben niye okuyayım? Okumak bana para kazandırmıyor tam tersine zaman kaybı’’ diye düşünüp lisede okulu bırakır iş hayatına atılırdı. Kimisi sanayide çıraklık yapar, kimisi bakkal çakkalda çalışır kimisi de baba mesleğini devam ettirirdi. Okuyan adam okulu bitirince boş kalmaz, mutlaka iyi gelirli bir iş bulurdu. Herkes ona imrenirdi…
•
**