0
Eğer fakir değilsen avukatlığı öneririm. Avukatlık, hakimliğe ve savcılığa göre çok daha özgür bir meslektir. Hele hele şu an içinde bulunduğumuz dönemde asla hakim-savcı olmak istemezdim.
Ayrıca savcı olduğunda yalnızca ceza hukukuna yönelik çalışıyorsun. Hakim olduğunda örneğin ceza mahkemesi hakimi isen yine ceza hukukuna yönelik çalışıyorsun, ya da iş mahkemesi hakimi ise iş hukuku mevzuatına yönelik çalışıyorsun, aile mahkemesi hakimi isen aile hukuku ve onu ilgilendiren diğer hukuk dallarına ilişkin çalışıyorsun. Mesela bir savcı iş hukuku ile ilgili bir meseleyle ilgilenmez, ilgilenmeye ihtiyacı da yok çünkü o savcı. O konuya yönelik bir uyuşmazlık çözmek onun işi değil. Ya da bir aile mahkemesi hakimi ceza hukuku ile ilgilenmez, çünkü onun görevi ceza hukuku ile ilgili uyuşmazlıkları çözmek değildir. Ancak bu insanlar da hukukçu sonuçta, azıcık kitap-kanun çalışıp okuyarak meseleyi çözerler, yani alanları dışındaki konuları bilmezler demiyorum sadece ilgilenmezler.
Ama avukatlık öyle değil. Bir avukata her alandan dava gelebiliyor ve aç kalmamak için her alandan dava alacaksın. Dolayısıyla her alanı bilmek zorundasın ve o dosyalar ile ilgilendiğinde her alan hakkında bilgi sahibi oluyorsun. Bir nevi her şeyi bilen adam oluyorsun. Ben bilmeyi sevdiğim için ve özgürlüğüme düşkün olduğum için avukat oldum.
Bu arada başta eğer fakir değilsen avukatlığı öneririm dememin sebebi, fakirsen kendi ofisini açmakta güçlük çekiyorsun. Kendi ofisini açamazsan başka avukatların altında maaşlı avukat olarak çalışıyorsun. Bu konudaki piyasa ise çok kötü. Maaşlar çok düşük. Maaşlı çalışacaksan hakim savcı ol daha iyi. Ya da en azından kurum avukatı ol