+2
IMDAN DiYARI
HALiS
Karanlık bir odada yalnız başımayım. O kadar kişinin ölmesi gerekmiyordu. Hepimiz aynı yerde yatıp kalkıyorduk, hepimiz aynı sırada oturuyorduk, hepsinin farklı hayalleri vardı. Yuna (kadın) veteriner olmak istiyordu, Ouro (erkek) öğretmen olacaktı, ina (erkek) müzisyen, Kunara (kadın) aşçı... Hepsi buraya kandırılarak getirildi. Benim gibi. Ve onlar da öldü. Üzülmemize bile izin vermediler. Eğitimimize devam ettik ve şimdi yatmaya geldim. Kimse buraya gelmiyordu. Onların inanışına göre ölen kişiler son kez kendi yataklarında uyurlarmış. Ve onları da rahatsız etmemek için içeri girmediler. En azından benim dışımda kimse. Yatağıma yattım. Ağlamak istiyorum ama resmen vücudum bana engel oluyor. Sanki duygularım 1 senedir geçirdiğim eğitimden dolayı kilitli gibi. Uyuyamıyorum. ilk kez uyumak isteyip de uyuyamıyorum. Gözüme uyku girmiyor:
-"Uyuyamıyor musun?" Arkama döndüm. Ve dönünce donakaldım. Korkmadım ama uzun zaman sonra ilk kez şaşırdım
Halis-"Yuna? Nasıl?"
Yuna-"Tek ben değil. Hepimiz buradayız." Ouro, ina, Kunara... Hepsi burada ve yataklarında yatıyor.
Halis-"Yaşıyor musunuz?"
Ouro-"Sence yaşıyor gibi mi duruyoruz? Son uykumuzu uyumaya geldik. Seni de burada görünce biraz konuşalım dedik. Ondan sonra beraber uyuruz."
Halis-"Peki, ölüm nasıl bir duygu?"
Yuna-"Aklına ancak bunu mu sormak geldi? Hahaha. Aslında senden beklenen soru. Gaganız kaşınıyor mu, tüyünü koparırsam canın yanar mı diye sorular sorardın eskiden."
Halis-"Ama gerçekten merak ettim. Yani gaganız var taş gibi bir şey."
Ouro-"Senin de tırnak denen şeylerin var onlar da taş gibi." dedikten sonra hepimiz güldük. Ne zamandır gülmüyordum? Normalde pek konuşmaz hepimiz direk uyurduk (tabi izin verirlerse). Ama bu sefer öldüler diye sanki tek seferlik bir kaçamak yapıyor gibiyiz.
Yuna-"Ölümün nasıl hissettirdiğini mi sormuştun? Anlamadım bile. Shishilerden biri beni kaptı. Ben de kurtuldum sanıp kaçmaya devam ettim. Yerde bir cesedi yerlerken gördüm. O cesetle oyalanırken de kaçtım. Geri dönüş çağrısı geldi ve geri döndüm. Döndüğümde kimse ile konuşamıyordum. Hocalar hatta shishiler bile beni göremiyordu. Böylece öldüğümü anladım."
Ouro-"Sen hızlı ölmüşsün. Ben iki buçuk saat can çekiştim. Sonunda acım dinince kendimi bedenime bakarken buldum."
ina-"Asıl önemli soru sen nasıl yaşadın?"
Halis-"Ben uyuyakaldım." Hepsi beraber:
-"NEe!!!" diye bağırdılar.
Ouro-"Uyuya kaldın ve de yaşadın mı? Nasıl?"
Halis-"Tüm vücudumu toprak ile kapladım. Nefesim kokmasın diye toprak yuttum ve tüm ağzımın içine toprak sürdüm. Daha sonra kalp atışımı düşüreyim derken uyuyakalmışım."
Kunara-"Ohh ne güzel, biz kaçarken orada hem uyudun hem de shishilerden kurtuldun."
Halis-"Uyandığımda shishi tuzağını usta önüme koymuş. Direk tuzağa bastım. Benim de uyumaya cezam bu oldu. Peki öldüğünüz için üzgün müsünüz?"
Yuna-"Aslında ailemi göremeyeceğim için biraz üzülüyorum. Bir de geleceğimi göremediğim için."
Ouro-"Geleceğimiz ne olacaktı ki? Katil olacaktık. Bize görev verilecekti biz de imdanları gizli gizli öldürecektik. Benim pişmanlığım yok. Tek pişmanlığım olsa olsa kardeşimi bir lonca satın almıştı onlardan geri alamadım. Orada kendi yaşdıbını kurmak zorunda artık."
Kunara-"Halis. Ölünce bir şeyi anlıyorsun. Her günümüzü kendimizi tutarak, duygularımızı saklayarak geçiriyorduk. Birbirimizle konuşmuyorduk bile. Ve şimdi buraya geldik. Beraber gülüyor ve sıkıntılarımızı anlatıyoruz. Uzun süre sonra ilk kez kendimi bu kadar mutlu hissediyorum. Bunu yaşarken de yapabilirdik. Ama korktuk ve yapmamayı seçtik. Sana tek tavsiyem duygularını silmeye çalışmayı bırak. Onlarla yaşa."
Ouro-"Halis. Sen iyi birisin. Keşke seninle bizim köyümüzde karşılaşsaydık. Orada arkadaş olsaydık. Eminim ki çok yakın dostlar olurduk... (esner) Uykum gelmeye başladı. Galiba artık uyku vaktimiz geliyor."
Halis-"Uyuyunca ne olacak?"
Yuna-"Cevap belli değil mi? Uyanacağız. Şimdi uyuyalım. Sen de uyu. Bir sonraki uykun ne zaman olur bilmiyoruz."
Ouro-"Biz senin yerine uyuruz."
ina-"Merak etme, sen de bize katılırsan istediği kadar uyuyabilirsin." dedikten sonra herkes gülmeye başladı. Ben de güldüm. Hatta kahkaha attım.
Gözlerimi kırptığımda herkes gitmişti. Ben de yatıyordum. Rüya mıydı bu? Çok gerçekçiydi. Koca odada tek başımaydım. Hala uyku saatindeyiz demek ki. Her yeri bulanık görüyorum. Daha sonra yanaklarım kaşınmaya başladı. Kaşıdığımda bir ıslaklık hissettim. Ağlıyor muyum? Bu bir zayıflık.
•
Kunara-"Sana tek tavsiyem duygularını silmeye çalışmayı bırak. Onlarla yaşa."* Bana bunları söylemişti. Galiba bu sefer zayıflık göstereceğim. Göstermeliyim. Göstermek istiyorum. Sessiz sessiz hıçkıra hıçkıra ağladım.
Tümünü Göster