-
326.
+3martın sonlarına doğru okulda bir sabah oturup çay içiyorduk baş başa. cebimden çıkardım annemin bana lisede aldığı alyans tarzı bir yüzük vardı onu verdim. o da zaten fotoğraflarımdan biliyordu ne olduğunu.
d:niye veriyorsun annenin hediyesi bu
b:evet işte benim için anlamlı bu. sende kalsın sakla benim için. adanaya geldiğimde bir iki yıl sonra hala sakladığını görmüş olursam mutlu olurum
d:teşekkür ederim tabi saklicam. senden birşey saklamak beni mutlu eder
b:senin de benim verdiğim bir şeyi saklaman beni mutlu eder zaten
d:keşke gitmesen. bi sen varsın hayatımda sen de gidiyorsun. kimsem kalmicak benim burak
b:üzülme cidden yine her an mesajlaşırız ararız birbirmizi.
d:ben biliyorum bir süre sonra unutacaksın beni
o haftasonu buluştuk tavla oynicaz. ben yine bilerek yenilecektim ama o bunu bilmeyip sevinecekti. yine aynı senaryo oldu. benim onla tavla oynamamın tek sebebi zaten oynarken salak salak çocuksu hareketler yapıp beni güldürmesiydi. en şirin hali sanırım tavla oynarkenki haliydi
d:ooooo nasıl tokatladım ama seni. bi türlü öğrenemedin ha şu oyunu
b:napim kızım boynuz kulağı geçmiş işte
d:yaaaa zekiyim işte hemen kaptım
b:o değilde izmire gitmeyi çok istiyorsun bir türlü fırsat olmuyor ya
d:eeee
b:ben sana ordan bir hediye verim en iyisi
geçen yaz aldığım güzel çapalı üzerinde izmir yazan bir anahtarlık vardı. hiç paketinden çıkarmamıştım bile. meğerse böyle bir zaman olacağı içinmiş.
bunu aldığı gibi gözlerinde bir gülüş belirdi. orda ağzını burnunu mıncırasım gelmişti. tam 14 saniye mal mal gülüp sırıtıp durdu.
b:tamam şimdi rüşvetimi ver
d:neymiş o
yanakalarını sıkacam
d:istediğin kadar sıkabilirsin
başlık yok! burası bom boş!