Bildiğiniz üzere birtakım AKP'liler CHP gibi bazı partilerin listelerinde teröristlerin aday gösterildiğini savunuyor. Anayasamızdaysa seçilme hakkına engel teşkil eden durumlar arasında hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik gibi suçların yanı sıra elbette "terör eylemlerine katılma ve bu gibi eylemleri tahrik ve teşvik", yani terörist olmak da var. Yani, terörist bir kimse seçime giremez, belediye başkanı adayı da olamaz belediye meclis üye adayı da. Aday adaylarının bu durumlarla ilişkisini denetleyip adaylıklarını onaylama görevi YSK'ya ait. Yani YSK, bu gibi suçları işlemedikleri teyit edilen kişilerin aday olmalarına izin veriyor, TERÖRiSTLERi SEÇiME SOKMUYOR. Şimdi bu "teröristlerimiz" aynı anda hem terörist hem masum olamayacaklarına göre iki ihtimal var:
1) Adaylar terörist ve YSK ve içişleri Bakanlığı görevini düzgün yapmayıp, teröristlerin aday olmalarına izin veriyor, bunu onaylıyor, ki böyle yaparak suç işliyor.
2) Adaylar terörist değil, seçimi etkilemek adına birtakım siyasiler iftiraya başvuruyor, itibar zedelemek istiyorlar.

Ancak bazı AKP'lilere göre bu adaylar Schrödinger'in teröristleri, yani adaylık başvurusuna gelince masumlar, YSK tarafından seçime girebilecekleri onaylanmış suç işlememiş kişiler elbet tabii seçime girsinler sıkıntı yok, ama aynı zamanda da teröristler ve seçimi kazanmamaları gerek bu yüzden de halkın onlara oy vermemesi gerek, yani YSK'nın görevi seçmene yükleniyor.

"Seçime girmek serbest; kazanmak yasak."

Unutmayın, suçlular seçime giremez. Seçime girme hakkı teyit edilmiş kişiler gayet de kazanmayı da hak eder.