0
Elbette ahlak, tevazu özünde her zaman bize hizmet eder. Aslında bizlerin içindeki yaşayan algının dışarıya yansımasıdır ona diyecek bir şeyim yok.
Akabinde de toplumun algılarına göre davranırsak da ayağımıza da sıkmış olmayız. Genel geçer bir şekilde açıklayayım: her kibar davranışından, her insana karşı tevazulu yaklaşımdan sonra karşımızdaki insanda bir takım yargılar, izlenimler bırakırız ve bırakılan her izlenim insanların bizlere karşı davranışlarını belirler. Bu izlenimlerden sonra gelen davranışlar ne yazık ki; (kendi tecrübelerime dayanaraktan) onlara hitap etmiyor. Onlara hitap edip etmemesi tabi ki de umrumda değil ama sonuçta ortaya iyi niyetin suistimal edilmesi olayına benzer bir olay çıkıyor. Bu da içindeki algılara göre hareket etmeyip, onların anlayacağı bir dilden konuşma gerekliliği doğuruyor.