0
Kasvetli geçen bir dersti. Dersin yanı sıra Büşra’nın o kocaman masmavi gözleriyle dönüp dönüp beni seyrediyor olması hem hoşuma gidiyor hem de üzüyordu. Ama rahatsızlık, kesinlikle yoktu. Sanki ait olduğum yer onun gözleri gibiydi. Ama sarhoşluğun verdiği kötü bir etkiyle tabir-i caizse anasını gibmiştik ortalığın. Ders bitti, Büşra yanıma damlayıverdi. Herkesten sonra bizde sınıftan çıkıp yemek yemek için kafelerden birine yürümeye başladık. Bu sırada Büşra beklemediğim bir şekilde koluma girdi. Şaşırdım, ama ses etmedim. Yol boyunca koluma girmiş, adımlarımı takip etmiş, gözlerini benden ayırmamışken bir kelime dahi konuşmadık. Sessizlikle geçen yolun ardından yerimize oturup yemeklerimizi sipariş ettikten sonra bekleyişe koyulduk. Her zaman yaptığı o tatlı hallere bürünüp ellerini çenesinin altına koyup beni seyretmeye başladı. Bir şeyler söylememi, konuşmayı başlatmamı bekliyordu. Haklıydıda, yapmam gereken buydu. Yemeklerde geldikten sonra doğrudan konuya girmemek için başka şeyler sorarak konuşmaya çalıştım
“Eee Büşra Hanım, nasıl geçti bakalım günleriniz ben yokken ? Rahatlamış mıydın kıskançlıklarımdan yoksa sıkıcı mı geldi bensizlik ?”
Be amk salağı dedim kendi kendime. Sen buraya kızdan ayrılmaya, bir ayrılık konuşması yapmaya gelmedin mi ? Sorulacak soru muydu peki bu şimdi.
“Çok sıkıcıydı tabii (izmirli). Ben öyle çok alışmışım ki senin varlığına günler geçmek bilmedi. Derste dersi dinlemenin yanı sıra gözlerim, ellerim hep seni aradı bir yandan. Zaten doğru düzgün konuşamadıkta. Aramalarımı açmadın, mesajlarımı yanıtlamadın. Bi de video var tabii”
“Büşra açık açık konuşamız gereken şeyler var. Ben o gece söylediklerimin farkında değildim. Çocuklarla dışarı çıkmıştık, biliyosun. O sırada bişeylerde içtik elbette. Eve geldiğimde de o kafayla konuşmuş oldum seninle böyle. Ne söylesem, ne dilesem bilmiyorum. Ama çokta üzgün olduğumu bil, yüzüne bakacak halde değilim. Benim her zaman çekindiğim konu tesettürlü birisinin tesettürü üzerinden konuşma yapıp kırıcı olmaktı. En yakın olduğum kişiye yaptım şimdi bu hatayı. Kendimi affedemem ben, böyle devamda edemem. Evet, hala seni gördüğümde kıpır kıpır oluyor içim. Hala birşeyler paylaşmak istiyorum seninle. Ama olmaz, yapamam ben bundan sonra.”