-
701.
+2“Ege’de de Celal Bayar’da da tanıdığım hocalar var. Barajın altında dahi olsa bişeyler yapabiliriz. En olmadı iki senelik bi bölüm yazarız. Ben halledicem hepsini, sen yeter ki dökme o güzel gözlerinden yaşları. Ben elimden geleni yaparım. Ağlama lütfen”
Tüm gece konuşmuştuk. Ama sormamıştım neden beni aradın, yanındakine ne oldu diye. Çünkü salaktım, aşıktım ve sarhoştum…
Bir hafta boyunca hem telefondan hem mesajdan konuşmaya devam ettik. Mutluyduk, en azından ben fazlasıyla mutluydum. Bu hayatımda büyük bi gelişmeydi. Ama salaktımda aslında. Senden sürekli zaman isteyip sonunda sana kazık atmış, yıllarca sürmüş yüzük arefesindeki bi ilişkiyi çöpe atan birisi vardı. Ama sen her şeye rağmen ona gülümsemeye devam ediyordun. Aşkın bundan başka, daha basit bi açıklaması olamazdı bence. Günlerce konuştuk. En son telefon konuşmamızda keyifler yerinde ve gülerek muhabbet ederken idil şu cümleyi söyledi;
“Şimdi böyle konuşuyoruz falan ama yanlış anlamıyosun dimi ? Çünkü benim zaten bi ilişkim var”
E anasının amı, ebesinin amcığı artık. Olmazdı, bu kadarda vurulamazdı ki banada. Benimde bi kalbim, bi duygum, bi hissim vardı. Paramparça etmeye, dağıtmaya ne gerek vardı ki ? Cümleyi duymamın ardından telefonu yüzüne kapattım. Sonrasında bi kaç defa aradı, açmadım. Sonra o da aramayı bıraktı. işte bizim son konuşmamız böyle oldu. Ondan sonra hep kaçak yaşadım sırf onu görmemek, ona denk gelmemek için.
Aradan uzun zaman geçmişti. Ne görüyordum ne de haber alıyordum ondan. Mutluydumda haber almadıkça. Ta ki annem ve yengemle gittiğim o bijuteride başımda dikilirken idil’e denk gelene kadar…
başlık yok! burası bom boş!