-
1.
+3“Öldüğünden bihaber fotoğrafların nasıl da gülümsüyorlardı öyle..” diye iç geçiriyordum Bahar’ın fotoğraflarına bakarken. Onu fazlaca düşünmek artık tedavisi mümkün olmayan yaralar açıyordu zihnimde bunun elbette farkındaydım ama önemsemiyordum. Çevreyle bağımı neredeyse tamamen kesmiştim. Oturup birileriyle konuşmayalı epey zaman olmuştu. Haftada yalnızca iki kez insanlarla konuşmam gerekiyordu bunlardan biri marketten kartonla sigara alırken diğeri ise anneme her şeyin yolunda gittiği yalanlarından birini söylerken.. Ciddi rakamlarda kilo vermiş olduğumu duşa girmeden önce gözüme ilişen aynadan görebiliyordum. Kendimde bir gelecek görmüyordum. Ölmesine çeyrek kalmış hastalıklı yaşlı bir adamdan tek farkım sağlığımın henüz yerinde olmasıydı ve bu daha ne kadar böyle sürerdi kestiremiyordum. itiraf etmek gerekirse hastalıktan ölsem kendimi öldürmek gibi büyük bir zahmetten kurtulmuş olacağım için bundan minnet duyabilirdim. Kafamın taşıyabileceği kadarından fazla düşündüğümü fark edip fitili sigara olan zihnimin düşünce yollarını alkolle ıslatıyor çakmakla ateşliyordum. Etkisi geçmesin diye votka ile körüklediğim ateş ne var ki her zamanki gibi sabah baş ağrısı olarak geri geri dönecekti. Sonrasındaysa gece boyu uyuşan tüm hücrelerim acıyı aynı tekrar hissetmeye ve hissettirmeye başlayacaktı. Günden güne her şey daha da katlanılmaz bir hal alıyordu.
başlık yok! burası bom boş!