bir gün öğle arasında yemek bekliyoruz kantinde. kantinci abi bizi sevdiğinden en sona kalmamızı söylerdi bol malzemeli yapmak için. sağolsun en iyisini de yapıp verirdi bize. o gün de para tak ayran yerine kola içecek teferruatım vardı. ben de kıydım 1.5 liraya kola aldım. ders zili çaldı yemek daha bitmedi. ağzımıza tıkadık yemeği yukarı cıkıyoruz buğra ben ünal.
b:olum bi işeyim
k:lan hoca giriyor
b:birşey olmaz amk beklesin iki dakika
ü:he amk ne kaçıracaz sanki
k:iyi ben de gelim
tuvalete girmeden kafaya diktim kolayı teneke elimde kaldı. ne akla hizmet alaturka tuvaletten gider sanarak attım şişeyi. tak diye oturdu düşmedi. sifon çektim üzerine hareket etmedi. sonra bıraktım orda derse gittik. ertesi teneffüs yine işeyesim geldi. gittim tuvalete aynı kabine girdim. var öyle takıntılarım en soldaki kabin benimdi amk. girdim kabinime kola kutusunun üzerine sıçmışlar. anasını gibim çıktım yan kabine girdim. bir insan nasıl taku o şekilde sıcar bilmiyorum ama tuvaletin deliğinde köprü oluşturmuş. fotoğrafı hala duruyor isteyen olursa atarım.
tüm okulda olay oldu elalemin taku. müdür istiklal marşı öncesi konuşma yapıyor
m:gençleeeeeeer. siz nasıl hayvanlarsınız erkek öğrencilerim. içtiğiniz meşrubatın kutusunu tuvalete atıyorsunuz. bide üzerine kakanızı yapıyorsunuz. insanlıktan nasibinizi alın lan
okulun vaziyetini siz düşünün. adam dellenmiş 800 öğrenci karşısında gülüyor. çıkardı gülenlerden birini tokatladı kürsüde. ulan yazık o bine de herkesin içinde niye o seçildiyse.