0
Anlıyorum. Fransız ihtilali'nde, bilginin, dünyayı ve sistemi dönüştürücü bir gücü vardı diyorsun. Günümüzün koşullarında internet vb. aygıtlar da varken ben bilginin dönüştürücü değil pekiştirici bir gücü olduğunu düşünüyorum. Siyasal islamcılık da bu duruma ayıldıktan sonra bu güne geldik. Eldeki gücü dünyayı ve düzeni dönüştürmek için değil pekiştirmek için kullanmaya karar verdiler. Ha denebilir ki başkanlık sistemini geçiş, muhafazakarlaşma falan dönüşüm değil mi? Bence değil. Dünyada milliyetçilik, muhafazakarlık, sınıfsal uçurum artıyor. Dünyanın düzeni buyken bizde yaşanan şey de dönüşüm değil pekişmedir. Kaldı ki islamcılık hayatı mı islamlaştırdı, islamı mı dünyevileştirdi bu da tartışılır.
Sözün özü, ben zaten tarihin akışını iyiye görmüyorum. Bu kötü akışa, bir takım kötü hareketlerle uyum sağlamak, dönüşüm değil pekişmedir. iletişim ve enformasyon araçlarının da bu gidişi etkileyecek güce sahip olduğunu düşünmüyorum. Zira aygıt, onu kullanana göre sonuç verir büyük ölçüde (burada daha da derine gidebilir tartışma da, neyse... ).