/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 476.
    +3
    Daha önce kendinizi doğru yerde, doğru zamanda hissettiğiniz olmuş muydu beyler ? Tam olmanız gereken, aidiyet hissettiğiniz yerde olduğunuzu fark ettiğiniz, geçen ya da geçecek her bir saniyenin bile değerlendirilmesi gerektiği bi yerde bulundunuz mu ? Pek çok örnek verilebilir bu konuda. Tıpkı benim örneğimde olduğu gibi; sevdiğiniz kadının yanıbaşında olabilmek için zaman kollarken o zaman gelip çatmış olabilir. Birisine yapmak istediğiniz bi iyilik ya da yardım varsa ve onu mahcup etmemek için bahane düşünürken doğru zaman gelmiş olabilir. Ya da acı bi örnektir belki, ama ölüm döşeğinde olan bi aile ferdinin son anlarında başka bi yerde değil de dizinin dibinde olup vakit geçirdiğiniz anlardaki gibi. işte ben de tam şu esnada, bulunduğum sınıfta, oturduğum sırada ve baktığım yerde doğru anı yaşıyor gibiydim. Bu anı daha önceden de hissetmiştim, hatırlıyorum. Ama tekrardan hissedebileceğimi hiç düşünmezdim. Ben bu düşüncelerle kafamı kalabalık etmeye devam ederken benden cevap bekleyen bi tatlılık abidesi vardı karşımda.

    “Günaydın Büşra Hanımcım, eğer yerin burasıysa kalkabilirim diğer tarafta da otururum ben”

    “Yok yok sorun değil, yanın boşmuş oraya da otururum ben”

    Geldi yanıma oturdu. Çantasını yerleştirdi, kitabını defterini çıkarıp beklemeye koyuldu. Büşra çok telefonla uğraşan birisi de değildi zaten beyler. Belli ki konuştuğu, uğraştığı birisi yoktu hayatında. Gerçi daha önce de telefonla uğraşmayanını görmüştük, direk nişanlısı gelmişti yanıbaşımıza.

    Elini çenesinin altına yerleştirip dirseğini sıraya koyduktan sonra sınıfa girip çıkanları seyretmeye başladı. Benim onu seyrettiğimden haberdardı, bu bilgisini tazelemek içinse ara ara tatlı kaçamak bakışlarla gözünü bana kaydırıyordu. Ulan iyice ergen liseli bebelerine döndük ya, otur konuş dimi ne bu kaçamak bakışlar heyecanlanmalar falan. Konuşmaya karar verdim, konuşacağım konuda hazırdı elbette; köydeki yanan ev...

    “Ya köydeki eviniz yanmıştı en son görüştüğümüzde, n’aptınız siz onu halledebildiniz mi ?”

    Sanki bu soruyu sormamı ya da herhangi bi konu açmamı beklermiş gibi duraksamadan anlatmaya girişti

    “Yaa evet, hallettik halletmesine de hem yorucu hem de masraflı oldu. Diğer odalar kurtuldu yine, ama mutfak kullanılamaz hale gelmişti. is olmuştu her yer, duvarlar tavan falan. Temizledik ettik, bakalım boya badana yeni eşyaların alınması falan olacak bugün yarında. Halloldu yani genel olarak”
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster