size onuncu sınıftaki kimya hocasını anlatayım biraz da. söylentilere göre geldiği okulda bir öğrenciyi dövmüş karne günü. çocuğun kesin beş düşmesi gerekirken dört düşmüş kimya dersi. hocaya gitmiş karne günü hoca da bir anda vurmaya başlamış elinden almışlar. adı cuma herifin.
bu cuma hoca gelirdi derse hiç selam vermez yanına gidenlere sağır ve kör gibi davranarak hiç ordalarmış gibi davranmazdı. bir iki dakika çantasını kurcalar sonra 15 20 dakika tahtaya yazı yazar komple dolunca da 'yazdınız mı arkadaşlar' diyip silmeye başlardı tahtayı. cins oğlu cins. nadiren ders anlatır sorulara cevap vermezdi.
bir gün yine aynı aktivitelerle geldi. tahtaya yine bilmediğim cO2H4 falan yazarken sol taraftan bir uçak süzüldü. bu da uçağı farketti süzülürken. solundan geldiiiii sağına doğru düştü. adam uçağı izledi izledi yazmaya devam etti. tahta komple dolunca birden bana dönüp yükseldi
cuma hoca:sen arkadaki arkadaşım kalk bakim ayağa
k:efendim hocam
ch:neden uçak atıyorsun
k:ben atmadım hocam
ch:gördüm sen attın
k:yemin ederim ben değildim hocam
ch:olum gördüm diyorum
k:hocam bakın o uçak sağ tarafınıza süzülerek düştü. gelişini de gördünüz soldan geldi böyle süzüle süzüle
elimle uçak yapıyorum anasını gibim ya anlaması için. millet gülüyor ben tedirginim beni de yumruklar mı gibtiğimin delisi diye. ama sanırım güzel anlatmıştım anladı
ch:tamam sen atmamış olabilirsin. sana bakıyorum ama ben hepinize söylüyorum niye uçak atıyorsunuz!!! yav sınıfa öküz bağlasak şu adam napıyor diye dinler yav.