günlerce bunun taşağını yaptık. tanımayan arkadaşlarım bile benle mc asaiş diye taşak yaptı. bir gün okul bahçesinde ben çağatay furkan zeyd çağatay s. oturuyoruz bunu konuşup. alt sınıflardan bir kız bize başka bir kız grubunu gösterip bunlar size yazılıyor haberiniz olsun dedi.
f:olum trol olabilir bakın
çağatay s:niye lan
f:dıbına koyim biz de başkalarını işletmiyoz mu böyle
k:furkan doğru diyor. kurtlar sofrası amk. okulda herkes birbirini düşürmeye çalışıyor

birkaç gün izledik. hangisi hangimize bakıyor. biz hangisini daha iyi domaltırız onların hesabını yaptık. çağataydan hoşlanan açığa çıkmıştı. kendini ifşaladı ama çağatay çok da olumlu bakmadı. geriye kaldı 3 kıza 4 erkek.
f:olum çok güzel de değiller ki amk. ama şu ikisinden biri verse giberim
k:bence de güzel değillerdir de benden hoşlanan yok ya galiba ben farkedemedim amk
f:bence seninki şu
k:gibtir amk diğeri daha iyi diye onu kitliyon bana
f:çok mu belli ettim lan
çağatay s:olum ya üç kişiler amk biz dört kişiyiz. neyse zeyd var amk en kötüsü de olsa biri düşer bana
zeyd:sen kendini çok mu yakışıklı sanıyorsun lan çağatay
o cümlede bir isyan. bir baş kaldırı. bir anarşi vardı. ses tonunu duyan hepimiz iliklerimize kadar hissettik. ama haklıydı da amk iki dakikaya bir düz saçının şeklini soran gibko durduk yere adamı bozuyordu. zaten işin sonucunda onlar bize gelmedi biz kızlara gitmedik güzel güzel akşamları elizabeth e devam ettik.