1-2 dakka konuşamadım sonra bu nasılsın falan diye muhabbete girdi. Sonra da öldürücü soru geldi zaten. “bana söylemek istediğin bişey varmı” diye. Çare yoktu beyler son kartı kullandım. “shoot me” dedim. Harbiden bildiğin dedim bunu amk nasıl bi eziklik devreler yanmış amk. Bu ne falan dedi anlamadığından değil ingilizcesi falan da var şükür ama beklemediği cevap herhalde. Neyse biz bununla bi yarım saat falan konuştuk malum mola saatleri kısıtlı. Sonra masadan arkadaş olarak kalktık. Ben anlattım işte çok üzüldüğümü falan filan nedenlerini konuştuk falan sonra bi yere bağlamadan mevzuyu kalktık döndük şirkete. Ben elemana anlatıyorum bi taraftan yerimde duramıyorum amk bildiğin kalbime adrenalin iğnesi saplamışlar gibi oldum öyle bi his. Bikaç gün geçti ben bunun sistemden molaya çıktığı yemeğe çıktığı zamanları kolluyorum bi yerde karşılaşırız falan diye. Karşılaşınca selamlaşıyoruz falan. Sonra whatsapp mesajlaşmaya başladık ama hala uzağız birbirimizden. Bu sonra dedi ben senin tiyatro oyununa geldim harikaydın falan. Dedim keşke haber verseydin bana selam bile vermiyordun ne haberi dedi züt etti beni amk. O da haklı. Dedim yeni oyuna muhakkak konuğum olarak geliyosun olur falan dedi. O sıra yılbaşı da yaklaşıyor kesin bi yılbaşı programı falan ayarlıycam belli bi yerde çıkıcam amk iyi olması lazım kafada hayaller hayaller. Bu konuşmanın ertesi günü onların evinin önünde büyük bi kavga çıktı taşlı sopalı falan bizde o sıra akşam vardiyasındayız aha dedim mevzu büyük.