Diye birşey yoktur kardeşim.

Burada feminist olsun maskülist olsun hiçbir düşünce toplumun örf ve adetlerinden gelen zamanla yozlaşmış "toplum fikir akımına" karşı koyamıyor.

Örnek verelim herhangi bir yerde, herhangi bir kafede oturuyorsunuz sizden bir 5 dakika sonra aynı mekana orta güzellikte bir kız geldi diyelim. Garson kız olsun, erkek olsun fark etmez öncelikle "kızın siparişleri" ile ilgilenir.

Herhangi bir yerde alışverişe gittiniz sizle beraber aynı anda iki tane kızın da o dükkana geldiğini varsayalım yine önce "kızın istekleri" ile ilgilenir oranın personeli.

Fakültede çalışkan bir öğrencisiniz ve derste söz almak istiyorsunuz. Sizle beraber bir iki kız daha söz almak istedi diyelim yine önce "kızın sözü" dinlenir.

Ve ne yazık ki işin garip tarafı ise "feminizim" adı verilen bu düşünce akımı bütün kızların erkeklere verilen haklardan mahsur kaldığını savunur.

Maskülizm ise bu hakların erkekleri yüceltmediğini ve feminist kadınların "yıkıklık" pgibolojisine girmemelerini savunur.

Ama tekrar da dediğim gibi ne yazık ki toplum "ataerkil" bir toplum iken düşünceler "anaerkil"dir.

Ve ne yazık ki toplumun ataerkil olması bir şeyi değiştirmiyor toplumda "kadın" olmak ne kadar zor olsa da "erkek" olmakta bir o kadar zor.

Buradan kız milletine sesleniyorum: Yıkıklık pgibolojisine girmeyin toplumda ortalama bir güzelliğe sahipseniz daima üst konumda olacaksınız değişik fikir akımları ile kendinizi yorup rezil etmeyin.

Özet: Kadın-erkek arasında cinsiyet eşitliği yoktur. Daima pozitif ayrımcılık vardır ve "gibine düşkünler" yüzünden pozitif ayrımcılık daima devam edecektir.