Kafam berraktı, hayatımın döndüğüne inanıyordum 5 saatlik yolculuğum boyunca hayaller kurdum üniversiteyi bitirip mi gitseydim Avustralya'ya yoksa bitirmeden bizimkiler ne derdi bu Avustralya işine bitirmeden gitsem haksızlık etmiş olur muydum bizimkilerin bunca emeğine kafamda çeşit çeşit hayaller kura kura mutlu ola ola 5 saatlik yolculuğu bitirdim.
izmit'e indim eve geçtim. Ev arkadaşıma bahsettim muabbetlerden kendisi sevdiğim dürüst bir çocuktu çok yakın değildik fakat akıllı bir adamdı büyük bir heyecanla anlattım ve sence yalan olma ihtimali var mıdır aga dedim neden öyle bir kelime döküldü ağzımdan hala bilmiyorum belki mantığım hala yavaş ulan her şey bu kadar kolay olamaz hayat böyle değil falan dyordu emin değilim.
Bilmiyorum aga dedi ama bence yalan değildir. Yalan olsa adam neden 50 lira istesin ki. Tekrar kendime kızdım neden bunu sorguluyorum neden katıksız mutluluğa ölümüne karşı çıkıyorum diye.
Ardından yakın bir arkadaşıma olanı heyecanlı heyecanlı anlattım ev arkadaşımdan da olumlu referans gelince baya baya çoşa coşa anlattım arkadaşımın resmen sesi düştü. Yapma ya aga neden seni buluyor böyle güzel şey hay ak. ulan beni de zütür falan dedi görüyorusunuz arkadaşlar bizim çevrede bencillik bulaşıcı.
Neyse güzel güzel hayaller ve mutlu bir şekilde yatağa girdim yarın kaç gibi işi bitecekti beni arayacak mıydı arayacaksa ne zaman arayacaktı bana hemen yurt dıı teklifini yineler miydi yinelerse ben ne derdim falan derken uyumuşum sabah 9'da bunun telefonuyla uyandım. Heyecanlı heyecanlı telefonu açtım.
Ben: Alo buyur G. Abi
G:O. Bey nasılsınız?
Ben: Sağol abi iyiyim sen nasılsın hayırdır inşallah?
G: Ya O. Bey sormayın bizim pulun bir ödemesi daha çıktı vergilendirmesi de varmış

falan filan bu iki üç cümle daha kurdu özetle 75 liraya daha ihtiyacı olduğunu söyledi. Akbank ibanını verdi. Velhasıl kelam sabah hem o saatte uyanıp hem de bilenler bilir Perşembe Pazarından Halk Evi tarafına kadar yürüdüm yaklaşık 20-25 dakika ve arkadaşlar içimde hala şüphe yok inanır mısınız kafam hala berrak aslında öyle bir duygu ki aklına acaba diye geliyor ama o kadar inanmışsın ki bunu aklına getirdiğin için kendine kızıyorsun.
Derken Halk Evi tarafındaki bankamatiklerin oraya vardım.