-
101.
0Mert-“Ananı… Bu ne lan?”Tümünü Göster
b-“Bu ne lan değil. Haylaus’un yardımcısı Hinn.” (Hinn’in dediklerini insanlar anlamıyor. Hatırlatma olsun.)
Hinn-“Binnur. Gitmek istediğine emin misin? Hala kalma şansın var.”
Kedi-“Sen söylemiştin değil mi? Bedenim daha fazla o hayvanda kalırsa insanlığımı kaybedebilirim diye. Benim seçimim bu. Beni Eternal’e geri zütür.”
Kedi-“Gitmeden önce sizinle son bir kez vedalaşmak istiyorum. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Talat. Sen çok iyi biri olarak büyümüşsün. Karına olan düşkünlüğün ve kızına olan sevginden dolayı sana teşekkür etmek istiyorum. Gözüm arkada kalmadan gidebileceğim. Hatta aldatıyor olabileceğini bile düşünmüştüm. Auran hiçbir zaman şaşmadı. Köpekler auraları görebilir biliyorsun. Hiçbir zaman yalan söylemedin, en başından en sonuna kadar. Sadece benden bir şeyler sakladın, o da benim üzülmemem için. Hatta ben geldiğimden beri sigara bile içmedin.”
Talat-“Aman be abla. Seninki de büyütülecek şeyler mi? Her insanın doğal hali bunlar.”
Kedi-“Değil Talat. Buraya kadar gelirken pek çok insan gördüm. Neredeyse hepsi kötü niyetli aura yayıyordu. Hatta Bir Bine bile. Muhtemelen onunki lanetinden de. Köpüğe iyi bak. O sizi çok sevdi. Sizi ailesi olarak görmeye başladı bile. Onu istersen başkasına verme. Sizinle yaşasın.”
Talat-“Zaten o senden bana kalan son şey.”
Kedi-“Bir Bine. Bana resmen eziyet çektirdin. Eğitilene kadar zütüm çatladı yani. Ama güzel zamanlardı. Olur da bir daha gelme şansım olursa seni köpekle kovaladığımda artık saklanıp ağlama. Direk dur karşısında ve emin adımla ona yaklaş. Zaten emin adımla yaklaşan birini köpek kolay kolay ısırmaz. Ve Pelinsu ile olan olayı gördüm. Senin adına üzüldüm.”
b-“Boşver be abla. O kaybetti.” Cesaret etsem o şeyi söyleyeceğim. Sadece cesaret et. Cesaret…
Kedi-“Ve sen Mert. Bayağı gıcık birisin. Ama kardeşime sahip çıktığın için teşekkür ederim. Bunca zamandır hep birbirinizin iyiliğini düşünerek hareket ettiniz. Böyle arkadaşlık kolay bulunmaz.”
Mert-“Sen hele bir Eternal’den gel de. Bu veda değil ha haberin olsun. Böyle saçma veda mı olur?”
Kedi-“Gidiyorum ben ciddiyim.”
Mert-“Eee. Nereye gidersen git. Ama geri döneceksin. Bu kaçınılmaz.” Teşekkür ederim be kanka. Bana cesaret verdin.
b-“Tabii ki geri dönecek. Hatta onu ben getireceğim. Seni Eternal’den kurtaracağım.” Sessiz kaldı ve:
Kedi-“Lütfen…” dedi ve ruhu kayboldu. Hinn de tam gidecekken ona dokundum:
b-“Kanka bedenime sahip çık.” Dedim ve onunla anlaşabilmek için kediye geçtim.
b-“Beni de Eternal’e gönder.”
başlık yok! burası bom boş!