-
26.
+1Sabah oldu ve Talat acele acele hazırlanıyordu. O bugünde mi işe gidiyor ki? Yataktan kalktım ve dünkü yaşananlar aklıma geldi. Midem bulandı resmen o davranışlarımdan. Salak gibi davrandım.
b-“Günaydın abi. Hayırdır bu ne acele?”
Talat-“işe geç kalıyorum.”
b-“iyi de bugün hafta sonu.”
Talat-“Valla mı lan? Söylemesen bilmeyecektim. Ablam geldi diye projeyi yarım bırakmıştım. Onu tamamlayıp geleceğim. Sen ablamla bugün takılacaksın haberin olsun. Sana bir şeyler öğretecekti. ilk önce sizi bir ormana bırakayım. Sevim sorarsa veterinere gidiyorsunuz.”
b-“Abi. Ben bu işte olmak istemiyorum. Köprü mü neyse sen olsan?”
Talat-“Hayvanların tanrısı Haylaus seni seçti.”
b-“Hayvanların tanrısı mı? Lan çarpılacaz saçma sapan konuşma.”
Talat-“ister inan ister inanma. Ama şimdi acelem var daha sizi ormana bırakacağım.”
b-“Bunu yapmak zorunda mıyım?” (“Gitmek zorunda mısın?” akımı aklıma geldi istemsizce)
Talat-“Bana söz verdin. Yapmak zorundasın.”
b-“Off yaa. Tamam hazırlanayım.”
Talat-“Böyle git, üstün kirlenecek ormanda. Kıyafetlerin kirlenmesin.”
b-“Sanki başka kıyafetim mi yok?”
Talat-“Bana göre yok. Böyle git diyorsam böyle git.”
b-“Tamam yav anladık. Sabah sabah bu ne sinir.”
Talat-“Hadi hadi naz etme arabaya gidiyoruz.” Arka bahçeye çıktık ve ablam uyuyordu. Bizim geldiğimizi anladığı an gözlerini açtı ve bize baktı.
Talat-“Ormana gidiyorsunuz. Orada daha rahat iletişim kurarsınız.” Dedi ama hiç cevap vermeden ayağa kalktı ve arabaya doğru yürüdü. Ben sessizce:
b-“Acaba dünkü olay için bana kızgın mı?” dedim Talat’a.
Talat-“Bilmiyorum. Belki etrafta birileri vardır ondan konuşmuyordur.” Dedi. Arabaya gitti ve ön kapıyı açtı. Ön kapıyı açınca içeriye atladı. Ben de arkaya oturdum. Abim de şoför koltuğuna geçti ve arabayı çalıştırdı ve gaza bastı.
başlık yok! burası bom boş!