+4
Ertesi gün kalktım hazırlandım falan gittim okula oturdum Cansunun yanına
b:Günaydın
ca:günaydın daha iyi misin
b:Sayılır
Ceren geldi yüzüme bakmadan oturdu yerine ders başladı falan dersi dinlemeye başladım önceden cereni izlemekten dinleyemezdim hiç. Neyse bitti ders teneffüste Ceren sınıftan çıktı bunu gören Cansu da peşinden gitti (ben olayın arka yüzünü sonradan öğreniyorum ancak size aktarayım şuan)
ca:Ceren sen ne kadar gaddar bir insanmışsın
c:Ne saçmalıyosun sen be sen çok takılma onla seni de kullanıp atmasın
ca:Git bak bakayım bir onun yüzüne senin o kuzenin neler yapmış ben topladım onu yerden ben kaldırdım ayağa ben temizledim yaralarını
Bu muhabbetten sonra ceren yanıma geldi yüzüm görünce elini uzattı havada tuttum
b:Sakın dokunma bana bunun için hiçbirinizden de özür beklentim yok muhattap olma benimle yeter.
c:Ama y..
b:Konuşma git otur yerine
Bunu söylerken gayet ciddiydim o da bunu anlayıp gitti yerine.O gün öyle geçti gittim eve oturuyorum odamda bi düşündüm dedim "ulan cansu arkadaş olarak görüyor beni, ceren işi zaten bitti, beni bir tek açelya temiz seviyordu çok haksızlık ettim kıza" diye bir şey geçti içimden ancak bu sefer de Mehmet açelya ya çok fazla kapılmıştı beni bile aramaz sormaz olmuştu. Neyse çıktım evden tek başıma sahilde yürüyorum içimden geçen o cümleyi düşünüyorum sürekli. Yere bakarak yürürken birden kafamı yukarı kaldırdım ve tam karşımdaki manzara hayret vericiydi. Mehmetle açelya oturmuşlar bankta öpüşüyorlardı. Önlerinden geçip gittim Açelyayla göz göze geldik.Ben o gün yürüdüm sadece sahil boyunca.Bu süre içinde de kendi hatalarımı düşünme fırsatı geçmişti elime ve yaptığım yanlışları kavrayıp daha düzgün bir insan olmak için söz vermiştim kendime. Aslında bakılırsa çok fazla da bir hatam yoktu ancak o zaman herkes bana sırtını döndü gibi hissediyordum ve bu yüzden de kendimi suçlu hissediyordum diyorum "ne yaptım acaba herkesi kendimden uzaklaştıracak" Böyle böyle düşünerek yürürken sahilin sonuna geldiğimi farkettim düşüncelerden sıyrılıp eve doğru yürümeye başladım.Eve gittim yurtdışında okuyan abim aradı telefonla. Çok az konuşabiliyorduk hiç bahsetmedim ondan bu yüzden. Biraz içimi döktüm ona biraz olsun rahatladım. Telefonu kapatıp yatağa uzandım derin düşüncelere daldım daha sonrasında uyuyup kalmışım zaten. Ertesi sabah yine aynı rutin kalk hazırlan kahvaltı yap okula git. Sınıfa girdiğim an Cansuya baktım içimden geçirdim "yıkılmayan tek kalem" diye koştum sıkıca sarıldım anlam veremedi ama bir şey de söylemedi. Okul çıkışı Cansuyu alıp kafeye zütürdüm samimiyetimizin çok fazla arttığını gördüm orada.Kek söyledim ona çok mutluydu dedim içimden huzur bu diye. Orada da biraz takıldıktan sonra evine doğru gidiyoruz Cansu'nun yine önceki gibi yaptı koluma girdi başını da omzuma yasladı yanımda olmasından gerçekten çok mutluydum. Aşık mıydım yoksa çok fazla mı yakın görüyordum kendime ayırt edemiyordum zaman gösterecekti. Geldik evinin önüne
ca:Teşekkür ederim bugün için.
b:Rica ederim her zaman
ca:Gelsene içeri
b:Yok geç oldu rahatsızlık vermiyeyim
ca:Sen bilirsin görüşürüz
b:Görüşürüz
Gittim eve birkaç gün sonra ilk defa yüzüm gülüyordu sanırım. Biraz ailemle vakit geçirip uyudum hemen.
Tümünü Göster