+5
"Deden, senin bilgisayar programları konusunda bilgin olduğunu söyledi." diye söze başladı Batı, biz devasa koridorda yürürken" Umarım şu diğer dedelerin de dediği gibi değildir bu bilgin... "
"Hayır, doğru... " dedim altında yatan sebebi merak ederek " Bilgisayarımın güvenlik progrdıbını kendim yazdım mesela... "
"Hmm... Demek öyle... " dedi Batı düşünceli bir biçimde " Peki bilgisayar virüsleri ile aran nasıldır?
Neden bunları soruyordu? Bunlar onun ne işine yarayacaktı ki?
Koridorun sonuna gelmiştik önümüzde sadece itm içi kitap dolu bir kütüphane vardı. Şaşkınlıkla Batı'ya baktım
"Yok ya, bir esprisi yok! sadece bir kitap lazım dedi ve rafları incelemeye başladı. sonunda eline bir kitap aldı ve raftan uzaklaştı
"Tamam, artık gidebiliriz!" dedi ve yeniden koridorda tutulamaya koyulduk.
Benimle dalga falan geçiyordu herhalde... amacı neydi?
bayağı yürüdükten sonra birden durdu "Seninle dalga geçtiğimi düşündün değil mi?" dedi.
Bu çocuk hala beni tırstırıyordu.
"Neyse, geldik zaten dedi ve solumuzda kalan beyaz, ahşap kapıyı gösterdi. Ben kapının önünde durunca da kapıyı tiklattı.
Hiçbir şey yok...
"Kimse yok galiba" dedim ama Batı ise kapının önünden kıpırdamıyordu bile "Sadece bekle"
Bir süre bekledik ve sonunda birkaç kilit sesi sonrası kapı açıldı.
daha önce duyduğuma emin olduğum bir ses konuştu:
"Ah, demek sizdiniz! içeri gelin."