/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 201.
    +27
    Küçük çocuk ; Geldi, biliyor takip ediyormuş. Sadece sen ve o Salih gitsin. istemiyor, sen ve o

    Salih Hoca hemen yerinden kalkarak alt kata doğru ilerledi. içeriden bir kapı açıldı siyah bir örtü ile üstünü örtmüş birisi gelip tepisinin başına oturdu. Çocuk tepsiden aldığı avuç avuç suları, çarşafın içindekinin başından aşağıya dökmeye başladı. Bir süre sonra çocuk oradan ayrıldı. Akın korkuyor, fakat Ak Sakallıya çok güveniyordu. Ak Sakallı tok bir ses ile;

    Ak Sakallı; Geldiysen senin için rahat edebileceğin bir beden hazırladım, konuşalım!
    Örtüde ki; Ne istiyorsunuz bizden. ses çok yüksek ve kulak tırmalıyordu.
    Ak Sakallı; Lahze cinlerinden birisi, iriza kaftanına düşmüş, onu kurtarmak istiyor bu genç adam ve gördüğüm kadarıyla da o bedenin sahibi de bu çocuğa ilgi duyuyor. Yoksa kilise de sizi rahatsız ettiğin de sağ çıkamazdı.
    Örtüde ki; ''Gece gelin, gece sen gel kurtar Mahre'yi kurtar!''

    Bir anda örtü boşlukta yere düştü. Akın koltuğa tırmanıp nefesi kesilerek nefes aldı. Ak sakallı hemen ayağa kalkarak. Akın'a doğru.

    Ak Sakallı; ''Evlat, oda seni sevmiş bu aşk çok tehlikeli, bu yolda ilerleyemezsin, akşam kilisede Mahre'yi, yani senin bildiğin adı ile Emel'i iriza kaftanından çıkarmaya çalışacağım.''

    Akın ağlamaya başlamıştı. Salih Hoca yukarı çıkarak Akın'a teselliler veriyordu. Oradan ayrılarak Akın'ın evine geçtiler. Ak Sakallı çantasında getirdiği bir kaç eşyayı masaya yayıyor ve dualar eşliğin de bir şeyler yazıyordu. Saat ilerlemişti akşam çökmüştü, geceyi beklerken Salih Hoca;

    Salih Hoca; Akın bak orada bazı şeyler olabilir fakat, Ak sakallının da dediği gibi, bu aşk normal bir aşk değil. O beden sahibi zaten ölmüş. Ama bedenin içindeki cine yardım etmek istiyor isen seve seve yardım edeceğiz. iriza kaftanı büyük bir mühürdür, belkide bedenden ayrılma sırasında Mahre ölebilir. Bunların bilincinde olman gerekli''

    Akın kafasını sallayarak derin düşüncelerle boğuşuyordu. Emel'i istiyordu sadece,, bu artık saplantı halini almıştı. Gece yarısı gelip çatmıştı. Ak Sakallı yavaş yavaş merdivenlerden iniyor bu sırada yaktığı birkaç bitki ile ilerliyordu. Tam 1. kata geldiğin de durdu.

    Akın; Ne oldu hocam.
    Ak Sakallı; Burası evet burası, Emel denilen kızın evi burası. Akın şok geçirmişti Hüseyin Amca'nın eviydi burası. Ak Sakallı evin kapısını çaldı.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Devam olum çok güzel
      ···
    2. 2.
      0
      En heyecanli yerinde yarim birakmazsin umarim
      ···
    3. 3.
      +3
      Yarıda bırakayım deme cin olur çarparım
      ···
    4. 4.
      0
      Devammm
      ···
    5. 5.
      0
      Tek seferde okudum la devam
      ···
    6. diğerleri 3
   tümünü göster