+7
herkese merhaba, ben evrim,
-merhaba evrim, hoş geldin. ben melis, memnun oldum
evrim, bir şeyler içmek ister misin, soğuk bira var
-aslında olabilir, birayı severim
ben biraları almak için mutfağa geçtim, arkamdan da cihat koştura koştura geldi. kanka, evrimi eve atmışsın, helal olsun valla, dedi gülerek.
lan, mal mısın olm, kız şikayete geldi, yatışsın diye eve davet ettim, dedim. cihat pek tatmin olmamıştı, dolaptan biraları alıp içeriye geçtik.
evrim, sen ne yapıyorsun? okuyor musun, dedi bizim kuzen. evrim, bana bakıp, evet, dokuz eylül hukuk birinci sınıfım,dedi.
ben de dokuz eylül hukuk, diye atladı bizim cihat. bu çocuk alkol alınca daha bir zütlüğü tutuyor. yine gülüşmeler başladı, biralar tazelendi ve sohbet daha da güzelleşti. evrim ve cihat alkolden ötürü kendilerinde değildi, melis ise bu alkole pek alışkın olacak ki başka bir şey yok mu, diye sordu. evrim koltukta gözlerini kapatmış, kendinden geçmiş bir halde serilmişti. biraz rahatsız edip uyandırdım, annesinin merak edeceğini söyleyip onun kolundan tutup evine zütürmek için kaldırdım. kolu, harika bir his uyandırdı bende. teni çok güzeldi lan, bırakasım gelmemişti. alkolün etkisi ile, acaba bacaklarını avuçlasam mı diye düşünmedim değil, sonra elbette kendimi frenledim. saat, 03:00 olduğu için, zile basamazdım. evrim'den anahtarı istedim, ama bir şey demeden kafasını omzuma yasladı. zile basmaktan başka çarem yoktu, ya da evrim' i tekrardan kendi daireme zütürmek... zile basınca alacağım tepkiden, ki annesinin sabah erken kalkma durumu var, pek sıcak bakmadım. tekrardan daireme geçtim, evrim' i kendi yatağıma koydum ve odamdan çıktım. şeytan işte, dürttü. biraz izlemek istedim, tekrar odaya girdim. çok güzeldi lan, çok güzel. kokusunu muhafaza etmek için sanırım yatağın örtüsünü hiç yıkamazdım. derin nefes alıp, odadan ayrılıp salona geçtim. cebimdeki paketten bir tane sigara çıkardım,
melis, ateşin var mı?