+6
estağfurullah evrim, ne rahatsızlığı. gel diyeceğim de, ev biraz incin
-yeğenim, kim o, ne ara dost buldun da eve atıyorsun amk,
dayının sesini evrim de duymuştu ve ben buna çok sinirlenmiştim. evrim gülümseyerek,
evet, pek müsait değilsiniz. neyse, sen iyisin değil mi? çok terlemişsin, kıyafetlerin hep ıslanmış. bence çıkarmalısın, hasta olabilirsin, dedi. ben de hemen tişörtümü yanında çıkardım. amacım ciksi bir görüntü sunmaktı, ama olmadı. çünkü unuttuğum bir şey vardı, o da beyaz atlet giymem. tişörtü çıkarınca beyaz atlet vücuduma yapışmıştı ve çok garip bir görüntüsü vardı. onu da çıkarmaya çalıştım, ama bir parça yırtmak zorunda kaldım ve uğraşmayı bıraktım. evrim, şaşkın bir şekilde,
neyse, kendine iyi bak. kıyafetlerini çıkarıp duş almayı unutma sakın, dedi. ben de, yalnız duş almayı pek sevmiyorum, dedim.
o da gülerek, o zaman cihat ile almalısın, yalnızlığını giderirsin, dedi ve kendi dairesine geçti.
ardından da cihat geldi,
kanka, biralar tamam, ama çerezlere param yetmedi