-
1.
+1taciz
bununla başlamak istiyorum. şu an bile millli eğitim bakanlığında torpil dönüyor. rektör, müdür, müdür yardımcısı atamalarında zaten oluyor bunlar da kesinlikle olmamalı. ama taciz davası sonucu öğretmenlikten uzaklaştırılmış bir huur çocuğu görevine tekrar dönebiliyor işin ilginç ve iğrenç tarafı bu. siz sadece taciz ettiği için görevden uzaklaştırılan insanları görüyorsunuz. ya sonra ne oluyor? kimse bu olayın farkında değil. olanlar da buna göz yuman, "bir kereden bir şey olmaz" zihniyetindeki yöneticilerden meydana geliyor.
yönetim
çok net söylüyorum, şu an herhangi bir ile herhangi bir ilçeye bakın bir tane atatürkçü yönetici(rektör, müdür, müdür yardımcısı) bulamazsınız. hepsinin bir siyasi görüşü vardır ki hepsinin de siyasi görüşü aynıdır. arkadaşlar; okullara siyaset giremez, girmemeli. ama siyaseti zorla soktular ve bunu yapan hükümetin ta kendisidir. bu kasten yapılmış bir olaydır. 9 puan alamıcak uzun sakallı, bıyıklı müdürler 90 alıyor. bu feto zamanında da aynen böyleydi ama daha azdı çünkü adamlara direkt herhangi bir sınavın cevapları verilebiliyordu ve üst makamlara rahatça erişebiliyorlardı ama şu anki olay daha farklı. atatürk düşmanı, kindar ve dindar nesil yetiştirmek amaçlanıyor ve bunun için müfredatın da içini boşalttılar.
müfredat
kalıplaşmış klişe şeyler söylemek istemiyorum ama müfredatı boşalttılar mı? evet. müfredat çocukları zorlamıyor. düşünemeyen, yarı cahil bir toplum yetiştiriliyor ki denildiği gibi bir yarı cahil, bir cahilden daha fazla zarar verir. amaçlanan da bu zaten. sadece 1 nesli yarı cahil yetiştirdiğini düşün. bu sadece o kişileri etkilemiyor. çevresini de etkiliyor. huzursuzluk çıkartıyor, gerginlik yaratıyor. bunlar size önemsizmiş gibi gelebilir lakin halkın mutluluğu en önemli etkenlerden biridir ülkenin gelişmesi için. bu yarı cahillik doğacak çocukları da etkiliyor. hayata kısıtlı bakarak başlıyorlar. bunu okulda yenebilirler ama bakıyorsun öğretmenleri de yarı cahil. bunun çözümü yok mu? var tabi.
öğretmen kalifiyesi
öğretmenlerin işlerine muvaffak olmaları şarttır. ama bakıyoruz ki sınavda 100 bine girmiş bir öğretmen 10 binlik öğrenci yetiştirmeye çalışıyor. bu sistemin değişmesi gerekiyor. atatürk, öğretmen maaşı milletvekili maaşından fazla olacak demiştir ama bakıyoruz biri 20 bin küsür alırken diğeri 4 bin alıyor iş mi bu? öğretmen maaşını arttıracaksın ki arz olsun ne kadar arz, öğretmenlik puanının o kadar yükselmesi anldıbına gelecektir. puan ne kadar yüksek olursa öğretmen kalitesi de bir o kadar artar. öğretmenler çocuklara sadece müfredatı ezberletmek için yoktur. öğretmen, bir çocuğun karşılaşabilceği herhangi bir sorunu nasıl çözeceğini anlatan, bilgilendiren ve öğreten insanlardır. en değerlilerimizdir. çünkü herkes, mesleği ne olursa olsun bir öğretmenin elinden geçmektedir.
yaratılan döngü şudur:
cahil bir halk var. devletin düzgün işlemesi için eğitim şart. peki halkı eğitmek için ne gerekiyor? müfredat, düzgün bir eğitim sistemi. bunu kim düzenliyor? meb için çalışan öğretmenler. onları kim seçiyor? milli eğitim bakanlığı. milli eğitim bakanını kim belirliyor? hükümet. hükümeti kim seçiyor? en baştaki cahil halk.
başlık yok! burası bom boş!