+31
-1
annem bu kapıların ve pencerelerin özel olarak tasarlandığını, en ufak bir zararlı maddenin dahi içeri girmemesi için yapıldığını söylüyordu. odamı aydınlatan tek şey tavanda asılı duran ve sürekli yanıp yanıp sönen bir ampuldü. bazen onu gökyüzü olarak hayal ederdim. içinde küçük bir güneş vardı ve etrafı da gezegenlerle doluydu. yanıp yanıp sönmesi ise gece ve gündüz olayıydı. dış dünyaya erişebildiğim tek yer o ampuldü. orada evreni seyredebiliyordum.
söylemeyi unuttum, bir de ayak bileğimi saran bir kelepçe vardı. kelepçenin bağlı olduğu zincir ise odanın köşesine asılıydı. yaklaşık yarım metre uzunluğundaydı. annem, bazen hiç beklenmedik anlarda bilincimi kaybettiğimi ve kendime zarar verebilme tehlikem olduğundan bu kelepçeyi taktığımı söylemişti. haklı olmalıydı. kullandığım hapların yan etkisiydi herhalde.