Ava gidenler bilir tavşanı ve yahutta daldaki bir kuşu vurunca ufakta olsa vicdan yaparsınız ama bilirsiniz doğanın kanunudur. Zerre bir duygu hissetmedim o zaman farkıma vardım bu doğada kanunları biz belirleriz diye. Cenazeye Kadri baba ve beni tanıştırdıkları. Günümüzde tanıdıgınız mafya aileleri. Gelemeyenler çiçek yaptirip göndermiş.
Bayağı kalabalıktı doğrusu bafradan ordudan akrabalar geldi. Mevlüt işleri bittikten sonra annem memleketine gitmek istedi ananemin yanına teyzemlerle falan olmak istedi. Ne kadar yanıma almak istesemde gelmedi. Döndük megapole. Babamı kaybetmenin verdiği acıyla uzun bir mühdet yalnız kaldım işler devam ediyor. Gece kluplerindeki haraclar geliyor ama basindan beri gram paraya bağlı olmadiğim için hiç umursamıyordum. Kadrinin kızı universite kazanmış avukat olucakmış. Babasının avukatlığını yapacakmış. Gene aynı şehirde babasınında torpili ile güzel bir universitede hukuk okuyordu. Okulunun 2. Ayı telefon çaldi arayan Banu:
(Ağlamaklı bir sesle)
-Beni bugün sen alır mısın fakülteden
+Almasına alırım neyin var iyi misin
-Gelince anlatılırım 30 dk ya çıkıcam
+Tamam ben çikiyorum anca yetisirim
Diyip çıktım evden kadri pek sormadı nereye gittiğimi ben de hesap vermezdim zaten.
3 araba gittik ama görseniz hep parasıyla hava atmaya çalışan zengin binleri. Babamın beni paraya tama etmeyen biri olarak yetiştirdiği için halada şükrediyorum.
Babanız sayesinde zengin doğarsanız 1-0 önde başlarsınız hayata ama kibir ve züppe gibi takılırsanız h:1-3 yersiniz. Bazı kızlar bunlardan hoşlanıyor olabilir ama bizim alemde hoş karşılanmaz böyle işler.
Gitti okuluna girdim içeriye adamlarla. Nerdeyse herkes çıktı Banu yok ortada
Millet bize bakıyor adamlara önceden tembih ettim silahların gözükecek sekilde koyun belinize. Belli ki bir mevzu var kız ağlıyordu. Banu ağlayarak çıktı dışarı yanında bir erkek var belli rahatsız ediyordu gittim yanlarına.