-
76.
+3Eve gitmeden önce beraber bi çay bahçesinde kahve içtik. Garibime giden ise Hülya ablanın beni çok ciddiye alması, çok değer vermesi idi. Tamam takıldığımız ortamlar sayesinde büyümüş de küçülmüş gibi olabilirdim ama. Bi insan evlatlık oğluna niye bu kadar değer verirdi ki. Bu düşünceler içerisinde gazetede Yunusemre mahallesinde bir çelik kasanın çalınması haberi gözüme takıldı. Haberin devamı bildiğiniz olayları anlatoyordu ama benlik bir şey yoktu arkadaşım ölmüştü onunda benim gibi kimi kimsesi yoktu. Gazeteyi ters çevirdim Kahve algılarımı mı açtı ne oldu bilmiyorum Hülya ablaya okula gitmek istemediğimi. Ve maazeretlerimi anlattım. Mal varlıkları bol olduğu için bir şey demedi kocadı deli para alıyordu buda yiyordu altlarındaki arabalar bile 6 sıfırlı paraların zamanında nirvanaydı amk.
başlık yok! burası bom boş!