-
1.
+5kahvaltıma başlamak için onu beklerken kulaklarımı tırmalayan kapı sesini
işittim. masadan kalkmadım sadece neden gitti ki diye ufak bir düşünce yoğunluğuna daldım
çayımı yudumlarken... ben çok rahat bir insanım kişilik olarak ruh olarak hiç bir şeyi kafama
takmam, kimsenin peşinden koşmam, kimseye kendimden çok değer vermem. kolay kolay
sinirlenmem de... tam 3 hafta geçmişti onu görmeyeli ta ki bir barda karşılaşıncaya kadar.
yanına gittim içki aldım. hiç sesini duyamadığım prenses en sonunda konuştu “sen kimsin ? "
diyordu sitemkar bir sesle ben ise gözlerine daldığım kalbimde hissettiğim benim olmasını
istediğim o kadına bakıyordum öylece . gözüme daha da güzel gözüküyordu baktığım
saniyeler arttıkça. neden öyle bakıyorsun dedi çok güzelsin dedim hafif bir çakır keyfim vardı
sen sarhoşsun dedi. evet dedim konuşamayacak kadar sarhoşum evimin yolunu
hatırlamıyorum ve birinin omzunda uyuya kalacak kadar sarhoşum beni de sen bu akşam
misafir et dedim ufak bir tebessüme karşılık verilen bir tebessümle . en derin denizim
benliğimi bana unutturan hiç sevginin bu yanını tatmadığım aşk beni mi bulmuştu. o akşam
güzel bir sohbet ettik ne numarasını sordum ne ismini ne de o benimkileri sadece konuştuk
öyle havadan sudan. o bara her gün gitmeye başladım her gittiğimde gözlerim onu arıyordu
hiç içmediğim kadar içtim bazı akşamlar onu göremeyince. bir yandan her karşılaşmada yine
konuştuk haftalar geçti konuşmaya devam ettik ne bir arkadaş olarak ne bir tanıdık ne bir
sevgili. iki isimsiz olarak konuştuk hep. günlerden salı hiç unutmam bir değişiklik yapıp sahil
kenarına geçtik işte orda her şey başladı.
başlık yok! burası bom boş!