-
1.
0müslüman da, seni islama bağlayabilecek fikirlere de sahip değilim, ama fikirlerine saygı duyduğum müslüman bir insanın anlattıklarından algılayabildiğim kadarıyla sana cevap vereyim.
tüm varlık formlarının yaratıcısının egoya sahip olması anormal karşılanamaz, hiçbir şey yaratamamış bir insan olarak ben bile bir insanın bana saygı ve teşekkür duymasını kabul edebiliyorsam tanrının böyle bir şeyi kabul etmemesi nasıl söz konusu olabilir? bize ihtiyaç duymuyor, lakin bizden ona karşı bir saygı bekliyor; tıpkı bir babanın çocuğuna ihtiyaç duymayıp da ondan mutlak bir saygı duymayı beklemesi gibi.
ikinci soruna tanrı varlığına inanan ama müslüman olmayan bir insan olarak kendi tanrı anlayışımca cevap veriyorum,
bir insan olarak ben bile satranç oynadığımda bir pozisyondan doğabilecek 10 farklı varyantı (varyant, gerçekleşebilme ihtimali olan diğer olasılıklar anldıbına gelir) hesaplayabiliyorsam tanrının olasılıkları hesaplayabilme gücüne inanmak zorundayım. benim gücüm 10 tanesine yetiyorsa o her olası varyantı hesaplayabilecek güce sahiptir. yani seni yarattığı andan itibaren her seçiminden oluşabilecek her yolu görebilen bir varlıktan bahsediyoruz. peki yaratmak için en ufak bir çaba sarfetmeyip sadece düşünmesinin yeterli olduğu bir varlık için o ihtimallerden hangisinin biz olduğumuz sorusu geçerli midir? ben şahsen sanmıyorum. her bir ihtimalden doğacak her bir crone lige onun için crone ligedir, bir kısmı cezalandırılacakken bir kısmının da ödüllendirileceği gerçeği benim için adaletsizlikten uzak. hangi crone lige, hangi eylemleri gerçekleştirmişse o denli suçlu, ya da suçsuzdur. dolayısıyla cehennem ve cennet her bir crone lige için farklı varlık boyutlarında kararlaştırılır ve her bir crone lige kendi eylemlerinden mesuldür.
eğer ki bunu tek bir varlık formu üzerinden düşünürsek, evet mantığın kabul edilebilir. ama tanrıdan bahsediyoruz değil mi, tek bir çizgi onun için nasıl kabul edilebilir?
başlık yok! burası bom boş!