/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 151.
    +1
    ( https://youtu.be/Ohwpl_OgQdI )
    Sınıfa giren Buseydi. Sulu ve korkmuş gözler ile bana bakıyordu.
    B: Ne oldu sana böyle ?
    E: Film izler gibi kavga izlediniz birde soruyorsunuz.
    B: Ohaaa, şu kana bak. Nasıl oldu bu.
    E: Diz attı.
    B: Acımıyor mu be, sende insansın ? Dur, buzu ver bana (elimden buzu aldı zorla ve eli titreye titreye) bastıracağım, acırsa söyle. Şuna bak yaaa, huur evladı nasıl vurmuş.
    E: Hayret, ilk defa biri bana sende insansın dedi. (Gülerek)
    B: Hâlâ nasıl gülmeyi başarabiliyorsun ? (Gözünden damla gelerek)
    Sap sarı saçları, çiçek bahçesi gibi kokusu, daracık pantolonu... TiTTTRETTiN BENi HUUR.
    E: Ah (kısık bir sesle).
    B: Pardon, pardon, çok özür dilerim. Çok mu acıdı.
    E: Yok be o kadar değil ama dikkat et sertleşiyorsun.
    B: Pardon (hafif ağlamaklı burnu dolu).
    E: Sıkıntı yok.
    B:Bekle ben sana ıslak mendil getireyim, terini bir sil.
    E: Benim yüzümden derse geç kalma. Yok ya-
    B: GiBTiRTME BANA YOKUNU, ŞU HALiNE BAK. SENi NASIL BIRAKIP DERSE GiTMEMi BEKLiYORSUN ?
    E: Tamam be, zaten canım yanıyor. Bağırma bana. Kırılırım sonra. (Küçük çocuk gibi söyledim)
    B: (Yavaş bir şekilde ağlamaya başladı) Pardon, özür dilerim.
    E: Sakin ol yahu. Takılıyorum sadece.
    Fazla üstüne gitmedim ya da kendimi geri çekmedim. Fırsattan istifade edip ilgimden yararlanmasın huur.
    E: Gel, sen buzu tutarken ben göz yaşlarını sileyim.
    Sildim, daha sonra o benim kaşıma gözüme kolonyalı mendili bastı. Çantam olsa tentürdiyot sürerdim ama ders vaktiydi.
    E: Sen niye sınıfa geldin ?
    B: Cemal hocaya (müdür yardımcısı) kağıt vermeye gidecektim.
    E: Niye ki ?
    B: Okula gelesim yok diye annemden salı ve çarşamba için izin kağıdı imzalamasını istedim. Sen anlat niye kavga oldu ?
    E: Bir nedeni yoktu.
    B: HMM TABi TABi, Bende angutum zaten. (Burnunu çekti) Neden saldırdı sana o huur ?
    E: Ömer Ebruyu aldatmış. Ebru ise geçen gün bizim dükkana geldi. (Buse kıllanmaya başladı) Biraz gezdik falan, daha sonra muhabbet iyi geçince aramız düzeldi gibi oldu. Bugün Ömer sınıfıma geldi ve beni tehdit falan etti. Ne yavşak insansın falan dedi. Bende bir şey yok sadece arkadaşız ayrıca bana bunu diyorsun ama Ebruyu aldatan insan sensin ve ben o kıza destek oldum. Ben mj yavşağım sen mi gibisinden yanıtlar verdim. Sonra birbirimize çomar atarı yaptık sonr-
    B: Sonrası ise mağlum. Ebru onun yanına gitti.
    E: Bunu neden söyledin şimdi.
    B: Hiç (suratı düşmüş bir şekilde bana bakıyordu).
    E: Tabii canım bir hiç uğruna. Babaannemin de yannağı var zaten.
    B: Yaa, şakanın sırası değil.
    Hayatın tasağında bir insanımdır. Kıyamet kopacak deseler yapıştırın sabit kalsın diyebilecek kadar rahatımdır. Ama bazen ben de şuurumu kaybederim tabii ki.
    Buse tekrar buzu bastırdı.
    E: Ahhh, yavaş.
    B: Pardon. Pardon, bir an kendimi kaybettim. (Tekrar ağlamaya başladı)
    E: Tamam sıkıntı yok, sakin.
    Buse gözümün içine baktı ve birden üstüme atlayıp sarılmaya başladı. Kolları ile boynuma kene gibi kenetlenmiş durumdaydı.
    Az daha sıkarsan ölücem amk kenesi. Açıkçası şaşırmıştım. Herhalde cuma gününden sonra benden soğur diye düşündüm.
    B: Canının yanmasına dayanamıyorum artık. Bu kadar merhametli olma. Lütfen. Benim olmasan bile mutlu şekilde yaşadığını görmek istiyorum.
    Aslında Buse haklıydı. Merhamet etmesem tek tekme ile de alabilirdim. Cidden mükemmel reflexlerim var.
    Tepki vermedim. Zaten hemen ardından zil çaldı. Kimse görmeden ayrılmamız ve benim üstümü giymem gerekliydi. (To be continued)
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster