-
51.
+3b-“Gama. Elimden bir şey gelmiyor. Özür dilerim.” Diye ağlamaya başladım. Parkta öylece ağlıyorum. Aciz olmaktan bıktım. Kardeşim tehlikedeyken gidemiyorum yanına. Yanında duramıyorum. Diyemiyorum “seni kurtaracağım.” diye cesaret veremiyorum. Kendimi toparladım ve kafamı kaldırdığımda akşam olmuştu bile. Yarın işe gideceğim. Eve geçsem iyi olacak.Tümünü Göster
Eve vardım ve kapıyı açıp içeriye girdim. Hiçbir şey düşünmeden kaypağın dediği gibi kendimi kömürlüğe attım. Yatak artık önemli değil. Sadece Gama’yı merak ediyorum. Ne olacak ona? Tüm gece gözüme uyku girmedi. Ya yakalandıysa? Ya sonu o ejderha gibi olursa? Saate baktığımda çoktan sabah 6.40 olmuştu. Kalktım, hazırlandım ve tam evden çıkacakken kaypak omuzumu tuttu:
Süleyman-“Bir Bine. Bir sorun mu var? Solgun görünüyorsun.”ilk kez adımla seslendi. Yani 40 yılda bir sesleniyor desek daha mantıklı olur. Ne diyeyim ki. Söylesem de anlamaz zaten.
b-“Yok abi iyiyim. Sadece geç uyudum.”
Süleyman-“Hmm. Tamam. O zaman yarın tam uyu. işte uyuklarsan fena dayağımı yersin. içeride yatamadığın için bu haldeysen de nah yatarsın bir daha içeride. istediğin kadar acıtasyon yap.” Dediklerini duymuyorum bile.
b-“Tamam abi.” Dedim ve ruh modu açık bir biçimde dışarı çıktım. Yani ruh gibiyim. Sadece aklımda Gama var. Korkuyor mudur? Benim onu bulacağıma güveniyor mudur? Acaba daha erken Ejderha Diyarı’na gitseydim ona gitmek yerine bana gelir miydi? Belki de benim hatamdır. Metroya bindim. Tüm yol boyunca bu düşünceler beynimi kemirmeye devam ediyordu. Sonunda işe vardım. içeri girdiğimde Gamze gelmiş masaları siliyordu. Huriye de yerleri paspaslıyordu.
Gamze-“Bir Bine iyi misin? Çok kötü gözüküyorsun.”
Huriye-“Aynen. Sanki hayalet gibisin. Bembeyaz olmuşsun.”
b-“Bir sorunum yok. iyiyim. Sadece geceleyin az uyudum.”
Gamze-“Senin gece az uyumuş halini de biliyorum. Ama bu halin o halin değil. Sanki kafanı kurcalayan bir şeyler var.”
b-“Yok bir şeyim. Dediğim gibi yorgunum sadece.“ Anlatsam da inanmazlar ki zaten. Belki ileride anlatırım.
Gamze-“Tamam. Sen bilirsin. Gözüm üzerinde ama.”
Huriye-“Sıkıntın varsa bizimle paylaşabilirsin. Bizden sır çıkmaz.”
b-“Belki ileride. Şimdi olmaz.”
Huriye-“Peki. Sen bilirsin. “ işe başlasak da bir an başım döndü. Sandelyeye kendimi zor attım.
Gamze-“Bir Bine. Sen iyi değilsin. Seni hastaneye zütürelim.”
b-“Şurada biraz dinleneyim kendime gelirim. Sadece birkaç dakika izin verin.”
Gamze-“Peki madem. Ama eğer fenalaşırsan seni hastaneye zütürürüm.”
b-“Tamam söz. zütürürsün.” Ben de yorgunluğuma odaklanıp Ejderha Diyarı’na gittim. Alfa her zamanki yerinde yatıyordu.
başlık yok! burası bom boş!